65 Bin Polemiği
Cumhurbaşkanı Erdoğan ilimizde gerçekleştirdiği miting bitti ama 65 bin tartışması bitmedi. Ve daha uzun sürede de bitmeyeceğe benziyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın biraz meydanı coşturmak biraz da birçok kanaldan canlı yayınlandığı ve tüm ülke halkı tarafından izlendiği için seçim sonuçlarına olumlu etki etmek amacıyla “gelirken sordum alanda kaç kişi var diye. 65 bin kişi var” cümlesini kurması, şehrin ve sosyal medyanın baş gündemine oturdu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan gerçekten meydanda kaç kişi olduğuna dair güvendiği bir yetkiliye bu soruyu sormuş muydu, soruyu alan o yetkili de Erdoğan’a “65 bin kişi” cevabını vermiş miydi bilmiyoruz ama ortada çok net olan bir gerçek vardı ki o alanda 65 bin kişi yoktu. Kaldı ki bu alana fiziki olarak değil 65 bin, 15 bin kişi bile sığmazdı.
Bazı şahıslar alanı cumhuriyet meydanı olarak bilseler ve yanlış hesap yapsalar da miting, cumhuriyet meydanında değil valilik önündeki alanda yapıldı.
Bu alan; sahne, bariyerler ve basın tırı yerleştirilerek daraltılmış olsa da toplamda 2766 metrekare. Söz konusu platform ve diğer unsurları da çıkartırsanız geriye yaklaşık 2500 metrekare bir alan kalıyor.
Bu gerçekten hareket eden bazı sosyal medya kullanıcıları, çok işlemli hesaplar yaptılar gece ve ertesi gün boyu. Her metrekareye zorlama da olsa 3 kişi yerleştiren bu isimler 8.333 sayısına ulaştılar.
Ancak bu isimlere da itiraz ve tepki gecikmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşurken alanın arkalarından çekilen ve önemli boşlukların yer aldığı görüntüleri paylaşan diğer sosyal medya kullanıcıları, alandaki rakamın 5 bin kişi bile olmadığını dile getirdiler.
Olaya farklı yorum getiren başka kullanıcılar ise bu sayının içinde 10 ilçe ve 6 beldeden adaylarını desteklemek amacıyla taşınan vatandaşların da olduğunu dolayısıyla merkezden katılımın çok düşük kaldığını dile getirdiler.
Bu tartışma seçime kadar devam edecek gibi görünüyor ama ortadaki yalın ve gerçeği hemen herkes kabul ediyor. O gerçek de Ak partinin ciddi bir erime sürecine girdiği gerçeği.
Bunda hayat pahalılığı, emekli maaşları, hükümetin Gazze konusundaki tutumu, hizmetlerdeki aksaklıklar, birden çok maaş alan üst düzey bürokratlar, kamudaki israf ve yolsuzluk iddialarının payı var.
22 yılın yıpranmışlığı, yorgunluğu, son ekonomik ve sosyal şartların getirdiği yokuş aşağıya inişi Ak Parti nasıl durdurur ya da durdurabilir mi bilemiyoruz.
Bildiğimiz ve çok açık bir şekilde gördüğümüz şu ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hala birileri manipülatif bir şeyler söylüyor ve ne yazık ki Erdoğan da teyit ettirme gereği duymadan buna inanıyor ve topluma söylüyor.
65 bin rakamının telaffuz edilmesi bunun en yeni, en somut ve bariz örneği.