600 ton yük taşıyabilen deprem ranzası üretti
Türkiye'de son dönemde sıklıkla yaşanan depremlerden sonra İzmirli bir vatandaştan gelen talebi değerlendiren Gaziantepli çelik kasa üreticisi, deprem anında insanların içine sığınabileceği 600 ton yük taşıyabilen deprem ranzası geliştirdi. Fiyatın 10 bin lira ile 30 bin lira aralığında olduğunu aktaran üretici Haluk Dündar, deprem ranzasının yüzde 99 ihtimalle depremde hayat kurtaracağını söyledi.
Gaziantep’te 55 yıldır çelik kasa ve yüksek güvenlikli ürünler üreten bir firma, Elazığ depreminden sonra İzmirli bir vatandaştan gelen talep üzerine önceden geliştirdikleri deprem masasını daha da geliştirerek deprem ranzası üretti. Çevresi tamamen yüksek dirençli çelik konstrüksiyonla kaplı olan 500 kilo ağırlığındaki ranza, 600 tona kadar yük taşıyabiliyor. Deprem ranzası telefon şarj etme aparatı, siren, ışık, havalandırma ve erzak deposu gibi birçok özelliği içinde barındırırken ranzanın fiyatı 10 bin lira ile 30 bin lira aralığında değişiyor. Deprem ranzasının bir lüks değil ihtiyaç olduğunu aktaran üretici firmanın sahibi Haluk Dündar, bu tarz ürünlere insanların güvenliklerini pek düşünmedikleri için yoğun bir talep olmadığını dile getirdi. Deprem ranzasının İzmir depreminde kullanıldığını paylaşan Dündar, “Neyse ki alan kişinin binası yıkılmadı ancak deprem anında ranzanın içindeydi” dedi.
Siren, şarj yeri, erzak deposu, havalandırma, acil çıkış kapısı
Firma olarak daha önceden deprem masası ürettiklerini söyleyen Dündar, bunun bir gelişmiş varyasyonu olarak bir müşterinin talebi üzerine deprem ranzasını geliştirdiklerini anlattı. Talep geldikten sonra üzerine biraz düşünmenin ardından üretime geçtiklerini belirten Dündar, “Ürün birçok özelliği içinde barındırıyor. Ranzanın içerisinde yüksek desibelli siren mevcut. Deprem anında bina enkazı altında kalındığı zaman sirene basarak arama kurtarma ekiplerinin yer tespiti yapabilmesi sağlanır. Deprem sonrasında telefon şarjı bitmesin diye şarj etme aparatı da var. Erzak ve içecek saklama yerleri de ranzada var. Deprem enkazı altında kalınsa bir ay yetebilecek erzak ranzada saklanılabiliyor. Bina çöktüğü zaman alt kısmı yatak olduğu için bu yaralanmaları minimuma iniyor. Ranzamızın dört tarafında acil çıkış kapıları mevcut. Acil çıkış kapıları olduğu için insanlar içerisinde kilitli kalmaları gibi bir durumda oluşmuyor. İç kısmını da tamamen yumuşak minderlerle kapladık. Çünkü çökme anındaki sarsıntı içeride kalan kişilerin yaralanmalarına sebebiyet verebilir” ifadelerini kullandı.
“Depremde ranza yüzde 99 ihtimalle hayat kurtarıyor”
Ranzanın binaya ekstra bir yük bindirmediğini kaydeden Dündar, en çok akla takılan konunun ranzanın ağırlığı olduğunu söyledi. Deprem ranzasının binaya çok az bir yük bindirdiğinin altını çizen Dündar, “100 metrekarelik bir daire 50 ton yük taşıma kapasitesi var. Ranzanın toplam ağırlığı 500 kilodur. Ranzanın iç kısmı koruduğu gibi dışı da hayat korur. Ürün bina üzerine çöktüğü zaman ayrıca çevresinde hayat üçgeni oluşturuyor. İnsanlar depremde en çok balkon ve merdivenlerde hayatını kaybediyor. Çünkü o anki korkuyla kurtulma umuduyla oralara gidiyorlar. Ancak depremde ilk yıkılan kısımlar oralardır. Çünkü buralarda kiriş yoktur. Bir bina ortalama olarak 13 saniyede yıkılıyor. 13 saniyede insanların apartmandan çıkması zor. Deprem ranzası deprem anında evden yerine evde ailenin buluşabileceği güvenli bir noktadır. Bizim ürettiğimiz deprem ranzası 60 tondan başlıyor 600 tona kadar yük taşıyabiliyor. Deprem anında ranzanın içerisine girdiğiniz zaman yani yüzde 99 ihtimalle hayatınızı kurtarırsınız” ifadelerine yer verdi.
“Deprem ranzası İzmir depreminde kullanıldı”
Deprem ranzasını İzmirli bir vatandaşa sattıklarını sözlerine ekleyen Dündar, “Neyse ki alan kişinin binası yıkılmadı ancak deprem anında ranzanın içindeydi. Bunlar az da olsa satılan ürünlerdir. Ürünün fiyatı özelliğine göre değişiyor. 10 bin liradan başlıyor 30 bin liraya kadar çıkabiliyor. Elimizdeki mevcut ranzanın fiyatı 20 bin liradır. Türkiye’nin ve dünyanın her noktasına bu ürünü gönderebiliyoruz. Deprem ranzasına talep var ancak yoğun bir talep yok. Çünkü insanlarımız güvenlik olayına pek önem vermiyor. Mesela İzmir depreminde ağır hasar alan yüzlerce bina var. Bu binalarda hala oturmaya devam eden insanlar var. Ben bu insanların geceleri çok rahat uyuduğunu zannetmiyorum. Bu insanların kendi evlerinde güvenli bir nokta oluşturması gerekiyor. Bu deprem ranzası ihtiyacın sonucu olarak üretildi. Bu bir lüks değildir. Bir ihtiyaçtır. Tamamen çelik konstrüksiyonlardan üretildi. Onların da en yüksek dirençli olanından yapıldı” diye konuştu.