Köy Evi 704 Bin Olur mu?

Ömer Enes Yılar/ Hakimiyet Gazetesini ziyaret ederek partisi ve gündemdeki konularla ilgili açıklamalarda bulunan ve imkânlar dâhilinde sürekli sahada olmaya gayret gösterdiklerini ifade eden Yeniden Refah Partisi Elazığ İl Başkanı Erhun Karakuş, “Vatandaşa gittiğimiz zaman vatandaşın bizden tek bir talebi var; ‘bugün mecliste değilsiniz diye bir köşede durup seçimi beklemeyin, Siz bu halde de bizim sorunlarımızı gündeme getirebilirsiniz’ dediklerini kendilerinin de de vatandaşın bu taleplerini topladıkça kamuoyundan yer yer basın mensupları, kendi sosyal medya hesaplarımız aracılığıyla kamuoyuyla paylaştıklarını dile getirdi.

ÖĞRETMENEVİ İÇİN ALTERNATİF TEKLİFİMİZ 
Kendilerinin şehrin sorunlarını dile getirmekle birlikte çözüm önerileri de sunduklarını ifade eden Başkan Karakuş, şunları söyledi: “Son yaptığımız öneri ve teklif Elazığ’ın Öğretmeneviyle ilgiliydi. Eski Efem dershanesindeki pasajda bütün esnafını gezdik. Siz ne diyorsunuz, olur mu diye sorduk. Hepsinin de oy birliğiyle olurunu aldık. Şehir merkezinde muazzam büyük bir bina. Sosyal tesis, konferans salonu, otel konsepti her türlü imkâna sahip bir bina. Gelin burayı Milli Eğitime devredin, Öğretmenevi yapıp çıkalım, bu olmadıysa Kredi Yurtlar Kurumuna devredin öğrenci yurdu olsun, çevre esnafa bir etkisi olsun teklifi ve çağrısında bulunduk.  Bu şekilde vatandaşın problemini, ileriki durumlarda vatandaşın menfaatini etkileyecek hususları da sürekli gündeme getirmeye devam edeceğiz.”

KISA SÜREDE 300 BİN ÜYEYE ULAŞTIK  
Yeniden Refah Partisi’nin kamuoyu yoklamalarında belirtilen oranın çok üzerinde bir oya sahip olduğunu ifade eden Başkan Karakuş; “Yapılan anket ve değerlendirmelerinin çok şeffaf ve tarafsız olduğuna inanamıyoruz. Biz kamuoyu değerlendirmelerinde çok daha fazla oy potansiyeline sahip bir partiyiz ki şu anda bugün ıslak imzalı form sayımızda 300 bine yakın bir sayımız var. Sandıkların yüzde kırkında baş müşahit atamalarını gerçekleştirmiş bir siyasi partiyiz” dedi.

 “GENEL BAŞKAN ERBAKAN’IN AŞI ÇIKIŞI VE SÖYLEMLERİ TOPLUMDA OLUMLU KARŞILIK BULDU”
Genel Başkan Erbakan’ın covid 19 aşılarının hastalıktan korumadığına yönelik bilimsel açıklamalarının halkta olumlu karşılık ve destek gördüğüne dikkat çeken Başkan Karakuş; “Bu aşı çıkışının tabi ki bir teveccühü olmuştur. Nasıl olmuştur? Vatandaş milli görüşçü değildir, sosyal demokrattır, merkez siyaset safında düşüncesi olan vatandaştır, bu çıkıştan sonra kendine bir ses olarak gördüğü için teveccüh etmiş olabilir. Etkisi vardır ama bizim anketlerde çıkmamamızın ya da oy potansiyelimizin artmasının sırf aşıya bağlanmasını doğru bulmuyoruz” dedi.

VATANDAŞLAR BİZİ İTTİFAKLAR ÜSTÜ GÖRÜYOR 
Halkla buluşma amacıyla sahada gezdiklerini ve onlarla yaşadıkları diyalogları anlatan Başkan Karakuş, “Halkımızın bir kısmına gidiyoruz ‘Başkanım Cumhur İttifakına katılırsanız size oy yok’ diyor. Diğer tarafa gidiyoruz ‘Millet ittifakında olacaksanız Saadet Partisi’nden neden ayrıldınız’ diyor haklı olarak. Vatandaşın söylediği tek ortak bir şey var;  ‘hakkı ve hakikati haykırın’. Bizler de halkımızın bizden beklediği muhalefeti en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A OLAN TEVECCÜH AK PARTİ’YE YOK
 Ak Partinin yüzde ellilik seçmeni büyük bir çoğunluğunun Cumhurbaşkanı’na karşı desteğinin devam ediyor olabileceğini ancak yeni sistemde  Cumhurbaşkanı’na oy verdiğinde Milletvekiline de vermiş olunduğuna dikkat çeken YRP Elazığ İl Başkanı Erhun Karakuş, vatandaşların bizleri meclis seçiminde destekleyeceklerine inandıklarını ve bu sebeple, seçimlere ittifak bünyesinde değil parti kimliği ile ve tek  başına seçime gireceklerini ifade etti.

“DEVLETİN KOCA BİNASI YIKILMIŞ, YETKİLİLER ‘HABERİMİZ YOK’ DİYOR”
Elazığ Merkezde bulunan Mehmet Akif Ersoy Lisesi’nin yıkılması konusunu gündeme getirdiklerinin altını çizen Başkan Karakuş; “Biz burasıyla ilgili Milli Eğitim, Belediye Özel İdareye ve Valiliğe yazı yazdık. Bu binayı kim yıktı ve kaça yıktı? Dört kurumdan da ayrı ayrı gelen ortak cevap biz burasıyla ilgili bir talimat vermedik ve bilmiyoruz. İyi bilmiyorsunuz da devletin okulunu kim yıktı o zaman? Bunun araştırmasına girdik ve bu belgelerle, cevaplarla birlikte Cumhuriyet savcılığına suç duyurunda bulunduk. Tabi kamu memurlarının soruşturulması için Vali’nin soruşturma izni vermesi gerekiyor” dedi.

“VALİMİZ ÖMER TORAMAN, MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRDİ” 
İlimize yeni atanan Vali Toraman’ın Mehmet Akif Ersoy Lisesi’nin yıkımını araştırması için bir müfettiş atadığını ifade eden Başkan Karakuş; “Müfettiş raporu tamamladı. Vali beye sunduk. Dosya şu an Vali’nin önünde. Soruşturma izni verilmeyecek bir dosya değil. Çünkü dosyanın içeriğini ben biliyorum. Dosyaya kesinlikle soruşturma izni verilecek. İzin verildiği zaman biz bilgileri de sorunları da kamuoyuna açık bir şekilde paylaşacağız. 

“BİR KAMU BİNASI KAYIP”
Devlete ait ve şehrin merkezinde koca bir okulun kaybolduğunu ifade eden Başkan Karakuş, “Bunun hesabını kimse veremiyor. Bahçemizdeki ağaçtan bir elma koparılmasına dahi müdahale etme hakkımız varken bugün devletin ağır hasarlı diye yıkıldığı okulun nasıl yıkıldığı ve kimler tarafından kaça ihale edildiği konusu açık şekilde kamunun dolandırılmasıdır. Sürecin takipçisiyiz bu konunun nasıl sonuçlanacağını takip ediyoruz.” dedi. 

“SUÇ DUYURUSU YAPMADAN ÖNCE DÖNEMİN VALİSİNE ÇAĞRIDA BULUNDUK”
Yeniden Refah Partisi olarak yıkımlardaki usulsüzlükler konusunda suç duyurusunu yapmadan önce dönemin Elazığ Valisi Erkaya Bey’e seslendiklerini ifade eden Başkan Karakuş, şunları söyledi: “Ben bu konular gündeme geldiğinde basın açıklaması yaptım. Yıkımlarla ilgili vatandaşlar güzel şeyler konuşmuyor dedim. Siz Cumhurbaşkanı’nın temsilcisisiniz, bu işe müdahale edin dedim. 2 ay geçti biz söyledik, biz duyduk. O zaman konu yargıya taşınsın. Bu yıkımların açık ihale usulüyle ilan edilmesi lazım. Gelirler mücadele ederler en yüksek fiyatı veren ve kamuya yararı dokunacak kişiye ihale edilir.”

“VALİ TORAMAN YIKIM KONUSUNDA HASSAS” 
Yeni gelen Vali Ömer Toraman’ın yıkımlar konusunda hassas olduğunu ve ihaleleri açık ihale usulü yaptığına dikkat çeken Başkan Karakuş şunları söyledi:  “Vatandaşın kendi mülkiyetinde olan taşınmazlarda da vatandaşlarımız kendi yıkım firmasıyla anlaşıyor ve sözleşmesini imzalıyor. Şu an daire başı 10 bin TL’ye bina yıktırıyorlar. Bu varken diğer Vali zamanında yıkılan binaların daire başına düşen 5-10 bin lira nereye gitti. Bu vatandaşın malıydı. Bir binanın mülkiyeti benimse, demiri de tuğlası da benimdir. Alma hakkı da satma hakkı da benimdir. Siz ne vasıfla bunu alıyorsunuz. Biz o zaman da söyledik daire başına bu rakamların belirlenip kişilerden bu rakamların düşülmesi gerekiyor. Yoksa vatandaşın malı burada birilerine peşkeş çekilmiş oluyor. Yıkımlardan dolayı Elazığ Belediyesi’nin 5 milyon TL’nin üzerinde geliri vardı. Özel idarenin belli bir geliri oldu. Benim evimin yıkım parasını neden belediye alıyor. Şu an sistem oturdu. Sayın Vali’nin dikkatli olduğunu biliyoruz. Olması gerekende en baştan beri buydu” dedi.

“DEPREMDE İKİ AY AÇIKLAMA YAPMADIK”
Deprem olduktan sonra 2 ay boyunca herhangi bir açıklama yapmadıklarını ifade eden Başkan Karakuş, “Deprem var, siyasileri bir izleyelim ve peşin bir muhalefet anlayışıyla ilerlemeyelim dedik. Biz açıklama yapmaya,  Nisan ayında konut maliyetlerinin yüksek, dairelerin ise küçük olması dolayısıyla başladık. Vatandaşın artık sesinin kısılmasının sebebi Mustafapaşa ve Rüstempaşa’daki konutların bitmiş olması. Ben burada kafamı duvara vursam ne olur. Geri dönüşü yok. Ses bu yüzden kesildi. Bu saatten sonra biz yanlış gördüğümüz yerde müdahale ediyoruz” dedi.

“TOKİ’NİN YAPTIĞI BİR KÖY EVİNİN MALİYETİ 704 BİN TL”
Baskil ve Sivrice’de yapılacak 305 köy evi projesiyle ilgili basın açıklaması yaptıklarını belirten Karakuş, “Evlerin çok yüksek bedelle  ihale edilmesini gerekçe göstererek bu ihaleyi iptal edin dedik. 305 adet köy evini KDV’yi de eklediğimiz zaman daire başı 704 bin TL maliyeti olduğunu dile getirerek bu paranın vatandaşın sırtına vurulacağını dile getirerek TOKİ yetkililerine resmi yazı yazdık” dedi.

“400 BİN MALİYETLİ EV 704 BİN OLUR MU?”
Vatandaş adına TOKİ tarafından yapılan ihalelerdeki uçuk fiyatlar konusundaki görüşlerini de dile getiren Başkan Karakuş, “Yahu yazık, bu dairelerin maliyeti maksimum 300 bin lira. Hadi 100 bin lira da gelen zamlarla üzerine koyalım 400 bin lira. Vatandaş 300 dairede 305 bin TL fazla para ödediğinde hazinenin şu yok zamanında kaybını ve devletin zararını varın siz düşünün” dedi.

“TOKİ, YAKLAŞIK MALİYETLERİ ŞİŞİRİYOR MU?”
 TOKİ tarafından yapılan ihalelerde yaklaşık maliyetlerin bilerek yüksek tutulduğuna dikkat çeken Başkan Karakuş, “Baktık ihaleyi pazarlık usulü yapmışlar. Birkaç firma çağrılıyor, yaklaşık maliyetler yüksek çıkartılıyor, adam da diyor ki kardeşim yaklaşık maliyet 182 milyonmuş ben yüzde 7 tenzilatla 169’a vermişim ne var bunda.. İyi de TOKİ yaklaşık maliyeti artırırsa ihale rakamı da artar. 3 liralık işe  10 lira yaklaşık maliyet belirlersen müteahhit de gelir 9 lira fiyat verir 3 liralık malı sen 9 liraya almış olursun. Bu hukuka uygundur ama vicdana uygun değildir. Hukuken de yerinde değildir. Dolayısıyla dedik ki bu ihaleyi iptal edin. Nihayetinde hiçbir ses çıkmayınca vicdanen rahatsız olduk.” dedi.

“TOKİ’YE İHALEYİ İPTAL ÇAĞRISI YAPTIK”
 TOKİ’ye e-mail atarak, bu ihaleyi iptal edin yoksa hakkınızda suç duyurusunda bulunacağız dediklerini ifade eden Başkan Karakuş, bir cevap alamayınca TOKİ’ye bir daha e-mail atarak geçen hafta Cuma gününe kadar bana haber vermelerini aksi takdirde şikâyette bulunacağımı söylediğini ifade eden Başkan Karakuş, “Geldiğimiz noktada biz şuan vatandaşın, devletin, vergi ödeyen asgari ücretlinin hakkını hukukunu korumak adına bu ihale ya iptal edilecek, ya biz Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağız. Bu rakamlar anormal rakamlardır. Ortada köy evleri için normal bir fiyat yoktur ve bunun faturası köylülerimize çıkacaktır ” dedi.

 
İKİ GÜNDE 62 MİLYON KİME GİTTİ?
TOKİ tarafından 2021 Mayıs ayında ihalesi yapılan ve Haziran ayında sözleşmesi imzalanan Safran TOKİ Konutları için yüklenici firmanın 17 Haziran’da TOKİ ile sözleşme yaptığına dikkat çeken Başkan Karakuş açıklamalarını şöyle sürdürdü:“TOKİ’den davetiye usulü ile 169 milyona ben bu işi yaparım diyerek işi alan ülkemizin meşhur bir inşaat firması,  sözleşme imzaladığı 17 Haziran tarihinden tam iki gün sonra 19 Haziran’da inşaat sahasını dahi görmeden aynı işi,  107 milyona alt bir yüklenici firmaya taşere ediyor. İki günde kamunun zararı tam 62 milyon TL. TOKİ’nin 169 milyona ihale ettiği işi,ihaleyi alan firma tarafından alt yükleniciye 62 milyon TL daha aşağı bir bedelle ihale ediyor ve bu para vatandaşın cebinden çıkıyor.”

HAK VE HUKUKU SAVUNACAĞIZ
 Kendilerinin bugün muhalefet yapan bir siyasi parti olarak iktidara geldikleri zaman vatandaşın hakkını hukukunu koruyacaklarını ifade eden Başkan Karakuş, “Arsızlığa, yolsuzluğa fırsat vermeyeceğiz diyorsak ve bugün de böyle bir şeye tanık olmuşsak bugün de kimse bizim geri durmamızı beklemesin, bunu yaparsak biz kendimizi ve davamızı ve yapmış olduğumuz siyasetin amacını inkâr etmiş oluruz” dedi.

“VİCDANİ SORUMLULUK DUYUYORUM”
Kendisinin bu tür usulsüzlükleri dile getirme konusunda sorumlu hissettiğini dile getiren Karakuş, “Bu konu benim il başkanlığıma da mal olsa benim hayatıma da mal olsa bu konuyu yargıya taşıyacağımı. Açıkça belirtmek istiyorum. Çünkü ben bu konunun üstünü kapattığım zaman ömür boyu bunun vicdan muhasebesi benim içimde kalacak. “Sen 90 milyonluk, 100 milyonluk kamunun gereksiz bir ödemesine sessiz kaldın, sen gidip de sağda solda haktan hukuktan bahsedemezsin biz iktidara geldiğimizde ey millet biz sizin hakkınızı koruyacağız diyemezsin.” Bu ihaleye yapanlardan verenlerden de bir farkımız kalmaz.”

“TOKİ’YE ÇAĞRIDA BULUNUYORUM 704 BİN TL’YE KÖY EVİ OLMAZ”
Köy evleri için 704 bin lirayı normal maliyet gören ve bunu onaylayan TOKİ’ye açık çağrıda bulunduğunu ifade eden Başkan Karakuş, “Görüştüğüm 3-4 müteahhit aynı konutları 400 bin TL’ye yapmayı taahhüt ediyor ve 30 milyon da ben kazanacağım diyorlar. Hatta bizle pazarlığa oturulursa 350’ye ya da 320’ye de yaparız diyorlar” dedi.

FİYAT FARKIYLA 900 BİNE ÇIKACAK
TOKİ tarafından yapılan ihalelerde fiyat farkı şartı koyduğunu, bu şart olmasa bile Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren yasaya göre, yapı müteahhitlerine maliyet artışlarından dolayı fiyat farkı ödemesi yapılacağı ifade eden Başkan Karakuş, “Bu fiyat farkı da eklendiğinde ihale bedeli  704 bin lira olan köy evlerinin  900 bin TL’ye çıkacak,  bu da  kamu bütçesine yansıyacak” dedi.

“CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN 185 RAKAMINI AÇIKLAMIŞTI”
Fiyatların vatandaşa yansıyıp yansımayacağı konusunda net bilgilerinin olmadığını dile getiren Karakuş, “Cumhurbaşkanımızın açıklamasına göre köy evlerinin 185 bin TL’ye verileceğini biliyorum, üzerine bir şeyler konulur konulmaz bilemiyorum. Vatandaşa bedava bile verilse daire başına ödenen 704 bin TL’lik rakam vatandaşın cebinden çıkıyor. Aynı işi 90 milyon aşağı bir rakama yaptırma imkanı varken 70 milyon aşağı yaptırma gibi bir imkan varken niye fazlasını ödeyelim. Sürekli dış borç alıyoruz, dış borç için faiz ödüyoruz” dedi.