Elmalı Davası ile Gündeme Gelen Çocuk İstismarı Aslında Sıklıkla Yaşanmaktadır
Başak MERAL GÜNDÜZ/Avukat Fadile SAKA'Çocuk istismarı, bir çocuğun bir yetişkin tarafından veya kendisinden yaşça daha büyük biri tarafından fiziksel, cinsel veya duygusal anlamda kullanılması, ona zarar veren davranışlarda bulunulmasıdır. Dünya Sağlık Örgütü ise çocuk istismarını şöyle tanımlar: Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz etkileyen, bir yetişkin, toplum ya da devlet tarafından bilerek ya da bilmeyerek yapılan tüm davranışlar çocuğa kötü muameledir' dedi.
ÇOCUK İSTİSMARI EN ÇOK CİNSEL İSTİSMAR VE FİZİKSEL ŞİDDET ŞEKLİNDE ÇIKMAKTADIR
Avukat Fadile Saka, ”Çocuk istismarı en çok karşımıza üzülerek söylüyorum ki cinsel istismar ve fiziksel şiddet şeklinde çıkmaktadır. Son günlerde ülkemizin gündeminde de olan özellikle Elmalı davası olarak bilinen olaydır. Bir hukukçu, avukat olarak incelemediğimiz veya görmediğimiz bir dosya özelinde net hukuki çıkarımda bulunmamız mümkün değildir. Çocuğun nitelikli istismarının yaşandığı bir olayda verilecek ceza ağırlığı önemli miktardaysa , ciddi şekilde de bulgu varsa şüpheli/sanığın çok kolay bir şekilde tahliye gibi bir sonuçla karşılaşmaması gerekir. Zira tutuklama kararı bir tedbirdir. Kuvvetli suç şüphesinin varlığında, delilleri karartma veya yok etme ihtimali halinde Ceza Muhakeme Kanunun 100. Maddesinde sayılan suçlarda şüpheli tutuklanır. Çocukların cinsel istismarı da 100. Maddede sayılan suçlardandır. Bunun dışında şüphelinin işlediği iddia olunan eylem toplumda infial uyandırıyorsa bu durumda şüphelinin güvenliği için tutuklama kararının verilmesi gerekir. Eğer ortada çocuk istismarı söz konusu ise olaya yaklaşılırken çok daha hassa olunmalı ve bu konuda hemen soruşturma başlatılmalıdır. İstismarda bulunan şahıslarla mağdur çocukların aynı ortamda bulunup bulunmadıklarını tespiti ise günümüz şartlarında çok basittir. Herkesin yanında taşıdığı telefonlar veya her yerde kurulu olan kameraların görüntüleri gibi artık teknolojinin yardımı pek çok olayı rahatlıkla aydınlatmaktadır. Söz konusu olayda maalesef artık çocukların isimleri dahi ifşa olmuş durumdadır. Bunun nedeni de yakın zamanda üstüne isnat edilen çocuklarını istismar etmekle suçlanan annenin tahliye olur olmaz sosyal medya özellikle Twitter üzerinde suçlu olmadığını ispatlamak ve kendisini savunmak adına, cinsel istismar mağduru çocukların mahrem kalması gereken adli tıp muayene raporlarını ve kişisel veri nitelikli diğer pek çok belgeyi paylaşmasıdır. Sanık anne tahliye edilir edilmez henüz bir istismar davası devam ederken istismar ettiği iddia edilen çocuklarını bu kez herkesin gözünün önünde istismar etmiştir ve yeni bir suç işlemiştir. Bu çocukların adını ve kişisel bilgilerini ifşa ederek hayat boyu bu olay nedeniyle unutulmalarının önüne geçmiştir. Gündeme sadece Elmalı davası ile gündeme gelen çocukların cinsel istismarı aslında maalesef sıklıkla yaşanmaktadır pek çok kez ise aile arasında dışarıya açıklanmadan üstü kapatılmaktadır. Ailesi olup aile içinde ve aile dışında istismara uğrayan çocukların yanı sıra parçalanmış ailelerin ve sahipsiz kalmış çocukların istismarının da önüne geçilmesi gerekir” dedi.
KİMYASAL HADIM YÖNTEMİ BİRÇOK ÜLKEDE UYGULANMAKTADIR
Saka”Dünyanın farklı ülkelerinde Cinsel istismar suçu faillerine uygulanan farklı cezalar da söz konusudur. Örneğin; "Kimyasal hadım" ya da kimyasal kastrasyon birçok ülkede başvurulan bir cezalandırma yöntemi uygulanmaktadır. Kimyasal hadım yöntemi ; Haplar ve iğneler vasıtasıyla cinsel saldırı suçunu işleyen suçlunun testosteron hormonu azaltılıyor ve cinsel isteği ortadan kaldırılıyor. Cinsel suçlar için ABD'de yaklaşık 7 eyalette ,Polonya’da, Rusya’da Güney Kore’de, Endonezya’da, Moldova ve Estonya'da kimyasal hadım uygulaması vardır. Polonya, ise Avrupa'da cinsel suçlar için kimyasal hadımı zorunlu kılan ilk ülkedir.15 yaşın altındaki çocuklara ya da aile üyelerine cinsel saldırıda bulunanların hapis cezalarını tamamlamalarının ardından ilaçla cinsel isteklerinin yok edilmesini öngörmektedir.
Güney Kore, Asya ülkeleri arasında kimyasal hadımı kabul eden ilk ülke olmuştur. 16 yaşın altındaki çocuklara cinsel saldırıda bulunan ve pedofili teşhisi konan 19 yaşın üzerindekiy etişkinlere kimyasal hadım uygulanmaktadır. Endonezya da kimyasal hadımın uygulandığı ülkeler arasındadır. Yasaya göre, suçlulara hapis cezalarını çektikten sonra iki yıla yakın bir süre kimyasal hadım uygulanıyor. Bu uygulama için suçu işleyen kişinin 18 yaşından büyük olması şartı aranır. Kimyasal hadımın uygulandığı ülkelerde cinsel istismar uygulayan faillerin aynı filli tekrar etme oranı ciddi şekilde düşmüştür. Yani failler üzerinde ciddi şekilde caydırıcı olmuştur. Çocukların istismardan ve şiddetten korunması için devletin eşitlik ilkesine uygun bir şekilde pozitif ayrımcılık yaparak tüm tedbirleri alması gerekmektedir. Cezaların arttırılması bir çözüm yöntemidir ancak tek başına bir çözüm olamaz. Alınacak tedbirler önleyici ve caydırıcı olması gerekmektedir. Asıl önemli olan alınacak tüm tedbirlerin süreklilik arz edecek şekilde uygulanmasıdır” dedi.
