STK'cılık Oynayan STK
Şehrin ekonomik, sosyal, kültürel ve sanat alanında güçlenmesi ve buna katkı sunulması amacıyla yıllar önce kurulan Elazığ Sivil Toplum Kuruluşları Platformu, ilk yıllarda önemli ve hayırlı gelişmelere ve hizmetlere vesile olurken, sonraları bu misyonuyla birlikte güvenirliğini ve saygınlığını da kaybetti.
Şehrine hizmeti önceleyip sadece buna odaklanan isimlerin yerine kendi ikbal ve gelecek hesapları yapan ekranlarda olmanın iştahına ve şöhretine kapılan kimselerin boy gösterme ve sıçrama tahtası olarak görülen bir platformuna dönem STK Platformu, zaman zaman Elazığ ile ilgili, görüş ve öneri paylaşıyor. Daha doğrusu görüş ve öneri başlamaktan ziyade bol bol kamu kurumları ve bunların yöneticilerine övgüler diziyor ve hatta plaket takdim ediyor.
Sivil olmanın gücü ve özgürlüğüyle şehrin en önemli ve etkin kurumu olması gerekmesine rağmen, artık kimsenin çok dikkate almadığı, bürokrat ve siyasilerin telefonlarına bakmak zahmetinde dahi bulunmadığı etkisiz bir yapı olup çıkıverdi STK platformu.
Bu yapı geçtiğimiz gün de bir açıklama yaparak bir lisede yaşanan taciz olaylarını gündemine almış. Öyle bir üslup ve yaklaşım ortaya koymuş ki STK platformu, mağdurların değil de failin suçsuzluğunun ortaya çıkması için yetkilileri göreve davet etmiş. Gerçekler ortaya çıkartılsın ki yaşanan mağduriyetler son bulsun diyerek nerede ve nasıl durulduğunu da ortaya koymuş platformdaki zevat.
Sözde şehrin bu tür haberler ve algılarla yıpratılmaması adına yapılan bu açıklama, şehrin bir kez daha kötü haberlerle anılmasını sağlamakla kalmamış aynı zamanda sanki ortada faile karşı bir haksızlık yapılıyormuş gibi, bir algı oluşturulmaya çalışılmış bu açıklama ile. Belli ki STK Platformu yine ilimizin gündemine uzak ve sorunlar kişisel hesaplara kurban edilmiş. STK platformu nasıl bu kadar kendi kendini yok etti bilemiyoruz. Artık adını dahi duyası gelmiyor bu tür reklama ve şöhrete düşkün insanların buluşma noktası haline gelen bu yapıyı.
Kuruluş amacının dışına çıkan ve yıllar geçtikçe kamuoyunun da desteğini alamadığınız halde neden STK’cılık oynamaya devam ediyorsunuz. Madem açıklamalarınız da kamuoyuna hissettirdiğiniz fikirleriniz de mağdurları değil de faili savunmak çıkıyor, o zaman daha da çukurlaşmaya gerek var mı?
