Ömer Enes YILAR

Saadet'in Kozmopolit Yapısı

Ömer Enes YILAR

Türkiye’de siyasi partilerin yapısına bakıldığında kimi partilerin ideolojik kökenli olduğu, kimilerinin ise bir görüş, hareket ve davayı temsil ettiği bilinmektedir. 
Saadet Partisi ise lider eksenli bir dava partisi olarak karşımıza çıkmaktadır. 
Bu dava öyle iki kelimeyle söylenip geçilecek bir lideri ve düşüncelerini asla içermemektedir. Üzerine birçok araştırma, tez, makale ve çalışma yürütülen bir siyasi hareketten bahsediyoruz.

Öyle ki denk bütçe, yüzde yüzü bulan maaş artışları, fabrikalar, tesisler ve daha nicesini yapmış ve siyasi tarihine altın harflerle yazdırmıştır Milli Görüş Hareketi...
Bu hareketin öncüsü Merhum Sayın Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın partisi olan Saadet’in ve ismiyle müşerref olan Mili Görüş hareketinin ne olduğunu ve kırmızı çizgilerinin neler olduğunu kavramak aslında hiç zor değil.

Hizmetin ibadet olarak sayılıp bu şuurla yapıldığı, Mümin bir kimsenin çağın en ileri görüşlüsü, en donanımlısı, en çok okuyanı olması gerektiğine inanılan bu normlarla yetiştirilen insanların Sayın Erbakan’ın vefatından bugüne kadar ne kadarının Saadet Partisi’nde kaldığı ve devam ettiği ise bir tartışma konusudur.
Bu durum muhakkak ki Elazığ Saadet Partisi İl Teşkilatı ve Yönetimi düzeylerinde de tartışma konusudur.

CHP ile bir ittifak içerisinde olan ve günümüzde kozmopolit bir yapıya bürünen Saadet Partisi’nin Milli Görüş hareketinin bir temsilcisi olup olmadığı da bir tartışma konusudur.

Saadet’in son yıllardaki seçim sonuçları ve son anketlerdeki durumu da tartışma konusudur. 

Katılıp katılmamak sizin elinizde ancak ben Saadet’in bu kozmopolit yapısını 3’e ayırıyorum. 

İlk gurupta gerçekten düz ve ak bir çizgi olan Milli Görüş Hareketinin düşüncelerini tamamen benimseyen ve zaman zaman sesini yükseltse de duyuramayan bir azınlık, 

Kurtuluşu CHP ile ittifakta gören ve ‘Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin’ deyip Milli Görüşün ileri görüşlü, normalin üstünde bir zekaya sahip, çözüm reçeteleri ve projeleri üretebilecek kadrolarından çok uzak partililerin oluşturduğu çoğunluk,
Ve -burayı Elazığ, iyi okusun rica ediyorum- biraz önce saydığım bu özelliklere sahip ancak günümüzde kurtlar sofrasını andıran ve Osman Bey’in tabiri ile “Burası Kayı Obası, burada yalan bile gerçek görünür, dikkat etmek gerek’ sözüyle çok rahat tanımlanabilecek siyasi arenasında tüm yetkinliklerine rağmen gaflete düşme potansiyeline sahip azınlık.

Ee… Bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim demiş ya atalarımız, buna aynen katılıyorum ve bir eklemeye yaparak bu yazıyı bitiriyorum. Bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim, bana ziyaret ettiklerini söyle sana ne düşündüğünü söyleyeyim…

Bu hem Elazığ, hem de Ülke geneli için geçerlidir.

Yazarın Diğer Yazıları