Ömer Enes YILAR

Muhtarlara ve Siyasilere Uyarı

Ömer Enes YILAR

Yanlış anlamazsanız birkaç ay öncesinden yazdığım bir yazıyı sizlere hatırlatıp bu haftaki konumuza bağlamak istiyorum.

Yazıda, Siyaset mekanizmasının en temel parçalarından biri olan muhtarların, halka ulaşmada hızlı bir veri kaynağı olduğunu ifade etmiş, muhtarlık makamının olağanüstü bir hızla gündemin değişebildiği günümüzde tek tek her sorunu ayrı kaynaklardan dinlemek yerine çalınması gereken ilk kapılardan biri olmalıdır demiş ve muhtarlık makamının siyasetteki önemine dikkat çekmiştim.

Evet, bugün de aynı fikirdeyim. Muhtarlık makamı demokrasinin en küçük ama en temel yapı taşlarından biridir. Sorunların, taleplerin, mağduriyetlerin, müjdelerin toplandığı mahalle hazinesinin saklandığı altın sandıktır.

Bu şehirde 24 Ocak Depremi, pandemi ve ekonomide yaşanan gelişmeler neticesinde hem vatandaş hem de siyaset nezdinde bu makamın önemi daha çok anlaşılmıştır.

Genel olarak bu sürece kadar dinlediğimiz muhtarlarımız benim asla art niyetli, yıkıcı, menfaatçi bir gazetecilik anlayışı takınmadığımı bildikleri için ve her birini birer ağabey olarak gördüğüm için ilk uyarım onlara olacak. Temsil ettiğiniz mahallelerdeki vatandaşlarla bu süreçte çok sağlam bağlar geliştirdiğinizi, onların her bilgiyi sizden aldığını, her sorunu size taşıdığını biliyorum. Bu süreçte çok dikkatli olmanız artık elzemdir. Vatandaş mağdur, gergin ve dertli olduğundan sizlerin kullanacağı üslup, hal ve hareketler doğal olarak onlara da yansıyacaktır ve hatta belki bu şehirde hiç istemediğimiz görüntülerin yaşanmasına da sebebiyet verebilirsiniz.  Siyaset tabi ki sizlerin de işidir ancak ilk önceliği olmamalıdır. 

Özellikle dernek, sivil toplum kuruluşu, federasyon gibi toplum yararına hizmet kuruluşları ile muhtarlık makamını birleştirerek çok güzel işler yaparken, siyasete mesafe koymamak yanlış olur. Aksi takdirde yanlış anlaşılırsınız benden söylemesi…

İkinci uyarım ise siyasilerimize… Bir milletvekilinin, temsil ettiği şehirdeki muhtarlarla iyi ilişkiler kurması, onların sorun ve taleplerine kulak vermesi tabi ki en doğal hakkıdır ve bu zaten olması gerekendir ki yukarıda alıntıladığım geçmişteki bir yazım da bu düşünceyi savunduğuma en net ispattır. 
Ancak…

Siyaset makamının, muhtarlık makamını siyasi çıkar ve menfaat için kullanması ve buralarda ayrımcı politikalar yaparak gruplaşmalara, zıtlaşma ve taraflaşmalara zemin oluşturması gerçekten kabul edilebilir bir durum değildir.  Ne demek istediğimin çok iyi anlaşıldığını da biliyorum.

Zaten gergin, mağdur ve dert küpü haline gelmiş vatandaşları bu tarz kısır tartışmaların içine çekmek yerine onların derdine nasıl derman olacağını düşünmelisiniz. Öyle bir zamandayız ki her açıda ve her konuda desteğe, dinlenmeye, yardımlaşmaya ihtiyacımız var artık. Lütfen buna göre davranalım.
 

Yazarın Diğer Yazıları