Erol KARA

ATAYACAK DAHA MİLLİ DEKAN YOK MUYDU

Erol KARA

“Allah bize emaneti ehli olanlara vermemizi ve insanlar arasında hükmettiğimiz zaman adaletle davranmanızı emreder.”  (Nisa 58)

Bir başka Hadis-i şerif de şöyle buyuruluyor ki: “İş, ehli olmayana tevdi edildiği zaman, kıyameti bekle.” İslami emirler işin sırrını bizlere böyle bildiriyor.

Gündüz gözüyle elinde fenerle dolaşıp adam arıyorum adam diyen Yunan Filozof Diyojen’ de,

”işinin ehli olan, oturacağı koltukla değerlenen değil,

Oturacağı koltuğa değer katacak bir insan arıyorsak,

Gelecek hesabı yapanlar yerine, geleceği kucaklayan, değer katan bir insan arıyorsak,

Vatan millet sevdalısı idarecileri görevlendirmek gerekir.” der Diyojen.

 

Artık sadette gelelim…

Geçtiğimiz gün Fırat Üniversitesine dört Dekanlık ataması yapıldı. Biri dışında hepsine hayırlı olsun.

 

Kendini Zeus zanneden kibir ve enanniyeti yaşam biçimi haline getirmiş bazı bilim adamlarıyla bile meslek hayatımda hiç polemiğe girmeyen bir gazeteciyim.

Yazdıklarımı da kim nasıl değerlendirirse değerlendirsin.

 

Hemen konuya girelim…

Fırat Üniversitesi Rektörü nün önerdiği YÖK ünde onaylayarak, görevlendirdiği Dekanlardan biri bizim gözümüzde ideolojik olarak sabıkalı.

 

Şimdi sevgili Rektör Hocam hiç sinirlenmesin…

Derslerinde Devrimcilik naraları atanları getirip Dekan yapar fırsatları verirseniz gelecekte olacakları önleyemez, Türkiye'nin ihtiyacı olan bu mütedeyyin seküler buluşmayı sağlayamazsınız.

Yazık oldu hem de çok yazık.

Biz Allah’tan başka kimsenin önünde baş eğmeyen, ‘iyyake na’budu ve iyyake nestein’ diyen bir imanın çocuklarıyız. Biz yıllarca doğrular ile beslenen bu vatanın evlatlarıyız.

Bizim davamız da, sevdamızda Türkiye.

Siz nasıl böyle bir hataya imza attınız. Yaptığınız bütün güzellikleri sıfırladınız demeyecem ama, gerçekten son hamleleriniz hiç iyi olmadı sevgili hocam.

Madem, pozitif ayrımcılık veya taassupla birilerini bir yere getirecektiniz, memleket çocuklarından birini o fakülteye Dekan olarak atasaydınız.

Yüreği vatan millet aşkıyla tutuşan Elazığlı hocalarımızı unuttunuz herhalde.?  

Sakın o fakülteye atayacak adam bulamadım demeyin. Buna kimse inanmaz.

Sevgili Rektör hocam…

Unutmayın ki, İnsanlar hatalarını sahip olduğu nimetleri yitirince anlarmış.

Sizde umarım hatanızı şimdi sahip olduğunuz makamı bırakınca anlayacaksınız.

Olmadı cidden bu hiç olmadı.

Giderken veda gollü böyle olmamalıydı.

Yukarıda bahsini ettiğim söz konusu Dekan belki idare görevlerinden dolayı derslere giremeyecek ama, bundan sonra o fakültede Devrimcilik naraları atıp atmadığını öğrenciler aracılığıyla takipçisi olacağımızı buradan deklare ediyorum.

15 Temmuz’da başaramadıklarını birileri başka bir ideolojik yaklaşımla ilim irfan yuvasında siyaseten başarmalarına izin vermeyeceğiz, bu böyle biline.

Eleştiri hakkımı kullandım. Tarih kimi haklı çıkaracak bekleyip göreceğiz.

Evet sevgili Rektör hocam.

Göreve geldiğiniz günden beri birçok projeye imza attınız. Birileri, ”2. Hamdi Muz dönemi yaşanacak, FETÖ cü ekip hizmet yapamaz “ beklentisi içinde iken, sizler ekibinizle yeni poliklinikler, Onkoloji merkezi, Mimarlık fakültesi, Kütüphane, Sivil Havacılık gibi birçok bölümler açarak, iftiraların hepsini boşa çıkardınız.  Hizmet uğruna Prof.Dr. Said Berilgen hocamızı şehit verdiniz.

Allah’ın rahmeti Said hocamızın üzerine olsun. Umarım bize hakkını helal etmiştir.

Sevgili hocam, biraz da iyi bir ekiple çalışmanın faydasını gördünüz sanırım.

Hele yardımcılarınız olan Saddettin Hoca, Halil Hoca ve Cebeci Hocayı unutmak mümkün değil.

Cidden iyi bir ekip.

Saddetin hoca nın bilgi birikimini, vefalı, güler yüzlü, sevgi dolu yüreğiyle güneş gibi parıldayan, etrafını aydınlatıp yürekleri rahatlatan sözlerini hiç unutmayacağım. Bana göre Saddetin Hoca hem iyi bir siyaset bilimci,  hem kendi alanında iyi bir bilim adamı. Yüreğini kaburga cağlarının arkasına hiç gizlemeyen has Elazığ çocuğu.

 

Saddetin Hoca nın sakalı modamı? Yoksa bizden habersiz okutmuş mu bilmem ama,  kendine çok yakışmış. Biraz da kilo verse şortunu giyip yeni yaptırdığı yazlıkta tatilin keyfini iyiden iyiye çıkaracak.

Cebeci Hoca, Devletin ve milletin âli menfaatlerini sürekli düşünen çalışmayı yaşam biçimi gibi gören asaleti yüzünden okunan, yaşının verdiği olgunlukla hocaların saygı duyduğu verdiği sözü tutan adam gibi adam.

Halil Hoca,  Memlekette büyük devlet adamlığı kıtlığı varken yani “kaht-ı rical” mevcutken sadık, vefalı, donanımlı biri. Yaşının verdiği enerjiyle Üniversiteye çok büyük katkılar sundu. Ayrıca, Halil Hoca, hileli kaçak oyunları bilmeyen bulunduğu makamı “Şan” olsun diye yapan biri olmadığını görev süresince ve duruşu ile gösterdi.

Allah yollarını açık etsin.

Ezcümle;

Devrimci naraları atan Dekan ifadesi ile umarım kimse kırılmamıştır. Derdimiz,  “Bağ yemek, bağcı dövmek” değil.

Dedik ya, bu işin takipçisi olacağız. Bilmem kimin özel kalem müdürünün yakını lafları bizi çok ilgilendirmez.

Bekleyip göreceğiz tarih kimi haklı çıkaracak.

Selam, dua ve bilgi ile kalın.

Yazarın Diğer Yazıları