Alparslan Kılınç

Avrupa'nın Şımarık Çocuğu Yunanistan

Alparslan Kılınç

1830 yılında Batı’nın desteğiyle Osmanlı Devleti’nden bağımsızlığını kazanan Yunan Devleti, bu tarihten itibaren de Batıdan hep destek görmüş ve şımartılmıştır. Batılı Devletler de Yunanistan’ı Türklere karşı maşa olarak kullanmıştır. Yunanistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra, Batı Yunanistan’ın topraklarını genişletmesine ve ulus devleti olmasına destek vermiştir. İki ulus arasındaki ilişkilerde Yunanistan saldırgan tutumlarına rağmen dünya kamuoyuna kendini hep mağdur göstermiştir. Batı’nın vermiş olduğu destekle de genellikle başarılı olmuştur.

Türkiye, 1950’lerden sonra patlak veren Kıbrıs sorununu ve 1970’lerden sonra ortaya çıkan Yunanistan’ın tüm Ege Denizi’ne sahip çıkma girişimlerini; Yunanistan’ın Bizans İmparatorluğunu tekrar kurmayı amaçlayan “Megali İdea” ideolojisi temelinde topraklarını tekrar Türkiye aleyhinde genişleme politikalarına dönmesi olarak değerlendirmiştir. 

Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkiler Lozan Anlaşmasında Ege’de kurulan dengeye dayanmaktadır. İki Dünya Savaşı arasındaki dönemde Yunanistan, karasularını 3 milden 6 mile ve hava sahasını da 3 milden 10 mile çıkararak Ege Denizi’ndeki bu dengeyi lehine döndürme yönünde önemli bir adım atmıştır. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ise İtalya’nın Osmanlı İmparatorluğu’ndan aldığı On iki Ada’nın Paris Anlaşması ile Yunanistan’a bırakılmasıyla Ege’deki denge ciddi şekilde Yunanistan’ın lehine dönmüştür.

1970’lerden başlayarak günümüze kadar gelen Ege Denizi sorunu zaman zaman iki ülkeyi sıcak çatışmaların eşiğine de getirmektedir. Türkiye’nin diyalog ve konunun iki devlet arasında diplomasi ile çözme önerilerine her defasında Yunanistan bildik saldırgan tutumuyla karşılık vermektedir.

Yunanistan’ın son zamanlarda uluslararası anlaşmalara aykırı olarak Doğu Ege adalarını silahlandırması kabul edilecek bir durum değildir. Doğu Ege adaları ve On iki Ada; Lozan Barış Anlaşması, Lozan Boğazlar Sözleşmesi ve Paris Anlaşması’yla silahsızlandırılmış ve Yunanistan’a bu şartla bırakılmıştır. Yunanistan’ın 1970’lerden itibaren uluslararası anlaşmalarla silah bulundurmama yükümlülüğü altında bulunduğu Doğu Ege’deki adalarını yoğun bir şekilde silahlandırması Türkiye’yi rahatsız etmektedir. Hatırlayacak olursak 1996 yılında da Yunanistan yüzünden Kardak krizi ortaya çıkmıştı. Sonrasında da Yunanistan geri adım atmak zorunda kalmıştı. Ege Denizi’nde uluslararası anlaşmalarla ismen Yunanistan’a verilmemiş ve aidiyeti belli olmayan önemli sayıda ada, adacık ve kayalık bulunmaktadır. Uluslararası anlaşmalarda adlarının geçmemesi halinde bu ada, adacık ve kayalıkların sahipliğinin Osmanlı İmparatorluğu hâkimiyetinden Türkiye Cumhuriyetine geçtiğini kabul etmek mümkündür. Türkiye gerekirse bu ada, adacık ve kayalıkların statüsünün Türkiye ve Yunanistan arasında görüşülmesi gerektiğini savunmakta, Yunanistan ise Ege Denizi’nde sahipliliği tartışmalı ada, adacık ve kayalıklardan oluşan ‘gri bölgeler’ bulunduğu görüşünü kabul etmemektedir. Yine hatırlayacak olursak birkaç yıl öncede Yunanistan Kaş açıklarındaki küçük Meis adasını bahane ederek Doğu Akdeniz’in kıta sahanlığı ve suları üzerinde hak iddia etti, Ege’deki sorunları Akdeniz’e taşınma gayreti içerisine girdi.

Yunanistan son zamanlarda ABD’nin kendisine vermiş olduğu gücü ve desteği arkasına alarak, Ege hatta Akdeniz’de haksız taleplerini gerçekleştirebileceği hayaliyle saldırgan tutumlarına tekrar başlamıştır. Ancak Ege Denizi Yunanistan’dan daha fazla Türkiye için önem taşımaktadır. Türkiye’nin Ege sahillerinde sadece Ege Denizi’nde bulunan adalardan değil tüm Yunanistan’dan fazla nüfus yaşamaktadır. Ege Denizi’ne çıkış ve Ege Denizi’ni kullanmak Türkiye’nin önemli çıkarları içindedir. Yunanistan, Türkiye’nin Ege Denizi’ndeki mevcut Türkiye-Yunanistan dengesinin daha da fazla kendi aleyhine bozulmasına izin vermeme konusunda kararlı olduğunu ve bunun için Türkiye’nin herşeyi yapacağını unutmamalıdır.
 

Yorumlar 4
Hüseyin ÇAHAN 13 Haziran 2022 16:16

Haddini bilmeyene bir Osmanlı tokadı yeter derim .

Yadem 13 Haziran 2022 14:54

Savaş kapıda o zaman

Mesut Demir 13 Haziran 2022 12:36

Amerikayı da arkasın almışken bu sorun sadece savaşla çözülür. Kaleminize sağlık Müdürüm...

Kemal 13 Haziran 2022 12:09

Çok doğru tespitler tebrik ederim kaleminize saglik

Yazarın Diğer Yazıları