UYARILARIMIZ HİZMETE YANSIDI

Nisa Yılmaz/ Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, gündeme dair Hâkimiyet Gazetesi'ne önemli açıklamalarda bulundu.

UYARILARIMIZ HİZMETE YANSIDI
TAKİP ET Google News ile Takip Et

HAKİMİYET GAZETESİ’Nİ ZİYARET EDEN CHP ELAZIĞ MİLLETVEKİLİ GÜRSEL EROL, YAPICI VE YÖNLENDİRİCİ MUHALEFET ANLAYIŞININ AK PARTİLİ MİLLETVEKİLLERİNİ ÇALIŞMAYA İTTİĞİNİ VE BUNDAN ŞEHRİN KAZANÇLI ÇIKTIĞINI İFADE EDEREK, MUHALAFETTE OLAN BİR MİLLETVEKİLİ DE OLSA ELAZIĞ’A DAHA ÇOK HİZMETİN GELMESİNİ SAĞLAMAKTAN DOLAYI MUTLU OLDUĞUNU İFADE ETTİ.

Gazetemize nezaket ziyaretinde bulunan ve Gazetemiz sahibi Ahmet Toprak ile görüşen CHP Elazığ milletvekili Gürsel Erol, ülke ve şehrimiz gündemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

 

MUHALAFETİMİZ, İKTİDAR MİLLETVEKİLLERİNİ DAHA ÇOK ÇALIŞTIRDI

2019 yılında Siyaset dilini ve muhalefet anlayışını bir miktar sertleştirdiğini ifade eden CHP Milletvekili Gürsel Erol, bu tarzın bugüne kadar Elazığ’da yapılan siyaset geleneği ve kültürünün biraz daha halka dayalı olması ve toplumsal bilincin gelişmesi için olduğunu belirtti.

Bu anlayışla Ak Partili milletvekillerini eleştirerek onları Elazığ’a sahip çıkmaları ve belirli konularda hizmet etmeye çalıştığını ifade eden Erol, şunları söyledi: “Elazığ’da Metin Bulut beyin yeni yıl kutlamalarını gördüm billboardlarda. İkazlarımız sonrasında milletvekillerimizin kendilerini bazı konularda sorumlu hissetmesi önemli bir gelişme. Uzun süreden belli ilk defa Elazığ milletvekillerimiz bütçe üzerine konuşmalar yaptı. Yine zaman zaman benim verdiğim önergelerin aleyhinde de olsa, meclis kürsüsünü kullandılar, konuşma yaptılar. Şehirle alakalı gündeme getirdiğimiz konuların çözümüyle ilgili katkı sunmaya çalıştılar. İktidar ve muhalefet ilişkisi de böyle olmalı. Bugüne kadar bu kentte yaşanmamış bir süreçti bu. Siyaset tek taraflı kutuplaştığı için herhangi bir adım gerekli görülmüyordu. Bir kentin siyasi kültürünün gelişmesi için önemli bir dönemdi.”

2020 UZLAŞMA YILI OLACAK

Gelecekte siyasetin daha fazla renklenmesini ve hareketlenmesini umut ettiğini, bir dahaki milletvekilleri seçimlerinde yalnızca Ak Parti ve CHP milletvekilleri değil, MHP, İyi Parti ve Saadet Partisi’nden de Elazığ’dan seçilmiş milletvekillerini de görmeyi beklediğini belirten Erol,  2020 yılı içerisinde sert muhalefet dilini terk ederek diğer milletvekilleri ile uzlaşma dilini ve zeminini daha çok kullanacağını ifade etti.

AK PARTİLİ VEKİLLERLE AKŞAM YEMEĞİ

Ankara’ya döner dönmez Ak Partili dört milletvekili ile ortak bir akşam yemeğinde buluşup ortak akıl ve eylem  birliği ile Elazığ’a kazandıracakları hizmetlerle ilgili birlikte hareket etmenin yöntemini arayacaklarını ifade eden CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, bu toplantılardan oldukça umutlu olduğunu ifade etti.

TMO’YU BİRLİKTE TAKİP EDİYORUZ

Türkiye’deki 12 Toprak Mahsulleri Ofisi’nden birinin Elazığ’da açılmasıyla ilgili kendi açıklama ve çalışmasına    Ak Parti Milletvekili Tolga Ağar’ın da ismini zikrederek destek vermesinin memnuniyet verici bir gelişme olduğunu ifade eden Erol, diğer milletvekilleri arkadaşlarımızla da bir araya gelerek bunun gerçekleşmesi için ne yapabiliriz konusunda uzlaşma zemini arayacaklarını belirtti.

ŞEKER FABRİKASINA SAHİP ÇIKMALIYIZ

Şeker Fabrikasında çalışan personele kadro verilmesiyle ilgili bir sürecin devam ettiğini belirten Erol, “Bu konuda tüm tarafları dinledikten sonra milletvekilleri arkadaşlarımızla da bir araya gelerek mağduriyetin yaşanmaması adına İl Özel İdare personel alımlarında  kura ile adil bir alım yapılmasına vesile olduğumuz gibi Şeker Fabrikasının da aynı süreci yaşaması için katkı vereceğiz.

UZLAŞMA DİLİ SONUÇ VERMEZSE SERT MUHALEFETİMİZE DÖNERİZ

2020 yılında sert bir dil ve muhalefet anlayışı yerine; hep eleştiren değil, daha çok yönlendiren, bilgilendiren ve bir sorunun çözümü ile teşvik eden bir siyaset dilini kullanacaklarını ifade eden Erol, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bundan bir sonuç almasak da 2019’daki sert dilimize dönerek kamuoyunu bilgilendiren ve sorgulayan bir dil kullanırız. Ama bence artık o dilden yumuşak bir geçiş yapmak lazım. Bu vesileyle açıklamayı da ilk defa sizin gazeteye yapmış oldum.”

ÖZ KAYNAK SATILARAK KAYNAK  ÜRETİLMEZ

Milletvekilleri arkadaşlarımızın çalışmalarıyla ilgili olarak uzlaşmacı ve yumuşak bir dil izlemelerine karşın Elazığ Belediyesi ile ilgili bugüne kadar erken olduğu için eleştiri yapmadıklarını ancak Mart 2020 tarihinden  itibaren Belediye Başkanımız ile ilgili dilimizi de biraz değiştireceğini ifade eden Gürsel Erol şunları söyledi:

“Bir yıllık bir süre tanımıştık kendisine. Bu bir yıllık süre içinde hem bürokrasinin oluşumu hem de iyi kadro ya da nitelikli kadro atamasına hiç itirazımız yok. Ama kaynak yaratılmasıyla ilgili belediye kaynaklarının satılması, belediyenin arsalarının satılarak karşılanması hiç doğru değil. Bu ülkenin devleti var. Belediye Ak Parti’nin, Ak Partili yöneticilerin. Biraz daha borca giderek, öz kaynaklarını satarak değil, biraz da hibe paraları bularak, bakanlıklardan kaynak yaratarak Elazığ Belediyesi’nin borçlarının çözümüyle ilgili, Elazığ’a hizmet gelmesiyle ilgili bir çalışma anlayışına yönelmeleri lazım.

Ben Şahin Beyi severim. Bir çalışma anlayışına yönelmeleri lazım. Başkanımız genç bir arkadaşımız, şuana kadar iyi ve doğru şeyler yaptı. Ama kaynak yaratımı konusunda izlediği politika doğru değil. Kendisine bu anlamda eleştirilerimiz ve yönlendirmelerimiz olacak. Bu kötü bir belediyecilik ya da kötü belediye başkanlığı yaptığı anlamına gelmesin. Mevcutları satmak ve gelir elde etmek yerine Sayın Cumhurbaşkanı ve bakanlarla ilişkilerini geliştirerek, buraya  bir ek kaynak yaratılabilmeli.”

KARAYOLLARI ARAZİSİ GÜZEL BİR ÖRNEK

Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğullarının  geçtiğimiz günlerde karayollarına ait olan ve özelleştirme idaresi tarafından satışa sunulan arazinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan talep etmesi ve bunu almasının güzel bir siyasi atak ve atılım olduğunu ifade eden Erol, aynı metodun işletilmesinin daha doğru olacağını belirterek şunları söyledi:

“Geçen karayollarının bir arsasının satışıyla ilgili bir öneri getirmiştik, burası belediye devredilmeli diye. Bakanlık ve Karayolları Genel Müdürlüğü ile de görüşmüştük. Belediye Başkanı bir girişimde bulundu ve satışı durdurarak, belediyeye mülk kazandırdı. Olanı satmak değil, kazandırmak ve üzerine koymak başarıdır. Tabi çok yüklü bir borç aldı ama bu mazeret değildir. Seçilen kişi bunun sorumluluklarını almalı ve altından kalkmak için yeni kaynak yaratmalı. Yeni kaynakların yaratılması konusunda bizden de destek istiyorsa biz kendisine hem akli, hem ilişki hem de konuların çözümüyle ilgili fikir yürütebiliriz.”

HEM LEHTE HEM ALEHTE KONUŞTUM

Kendisinin CHP adına Kültür ve Turizm bakanlığı bütçesi olarak bakanın uygulamalarının aleyhinde ama bakanlığın kurumsal kimliğinin korunmasının lehinde konuştuğunu ifade eden Erol şunları söyledi.

“Bakanlığın nasıl yönetilmesi gerektiği, ek kaynakların nasıl yaratılması gerektiği, define yönetmeliğinin kültür varlıklarına verdiği zararı, karayolları genel müdürlüğünün bir ihalesinin bile bakanlığın bütçesine eşit olduğunu dile getirmiştim. Orada özellikle Harput’la ilgili, 26. Dönem Tunceli, 27. Dönem Elazığ ile ilgili özel bir ricada bulundum bakandan. O da şuydu; bir kentin örtüşen değerleri var. Elazığ’a gelen Tunceli’ye de gidebilmeli. Bir turizm güzergâhı oluşturularak, Palu restorasyonundan başlayan, Sivrice Hazar Dağı ve arkasından Harput’un da Şirince, Beypazarı ya da Safranbolu gibi bir bütün olarak restorasyonun yapılması, Tunceli’nin de hem doğa hem de inanç turizmine açılarak bir bütünlük içerisinde burada turizm potansiyelinin geliştirilmesiyle ilgili Sayın Bakandan da randevu istedim. Önümüzdeki günlerde cevap verirler. Bu konuyu yüz yüze de konuşacağım. Bundan sonra bakanlıklarla ilgili görüşmeleri takip edeceğim, milletvekilleri arkadaşlarımı da kendi görüşmelerimle alakalı bilgilendireceğim. Ortak bir çalışmaya yönlendirmeye çalışacağım. Bunu Elazığ için bir ayrıcalığa çevirebiliriz.”dedi.

ÇOK ETKİLENDİM

Elazığ Federasyonları Derneği’nin  (ELFED), Karaca Ahmet Dergahı ile ilgili bir etkinlik düzenlediğini,  Elazığ gibi muhafazakâr ve milliyetçi kentin bir derneğinin, Karaca Ahmet Dergahı ile ortak bir program yapması ve bu konuda sorumluluk hissetmesini kendisini çok etkilediğini ifade eden CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, şunları söyledi:

“Bu olay beni çok etkilemişti kendilerini de kutladım. Hatta bunun bir adım ötesine gidelim dedik. Gazi Üniversitesi’nde bir hemşerimiz var Türker hoca. ‘Anadolu’da İnançların Özgürlüğü’ adı altında 100 kişilik bir ekibin hazırlayacağı Ankara’daki Elazığ Vakfıyla bu kültürün tanıtılmasıyla ilgili katkı vereceğiz. Bunlar toplumsal barış için son derece anlamlı ve önemli işler. Bu anlamda Elazığ’daki ciddi gelişmeleri zamanla yaşayıp göreceğiz.”dedi.