Sanat mı Siyaset mi?

'Sanat sanat için mi yoksa sanat toplum için mi?' kadim tartışması sanatın bunların da ötesinde siyaset için yapıldığı gibi üçüncü bir şıkkı da gündeme getirdi.

Sanat mı Siyaset mi?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Ödülden çok, tartışmaları ile gündeme gelen Altın Portakal Ödül Töreni’nde Tamer Karadağlı ve Nihal Yalçın arasında yaşanan diyaloglar bunu bir kez daha ortaya koydu.
Tamer Karadağlı, kadın düşmanı olarak yorumlanmanın ötesinde, asıl sorunun bu programların sanat için yapılmaması olduğunu belirtti.

Olaylı gecenin ardından Nihal Yalçın'ın bir arkadaşıyla görüştüğünü belirten Karadağlı, bu tarz törenlerin politik niyetle yapıldığını öğrendiğini belirtti.

Tamer Karadağlı, HDP'li vekillerin de dahil olduğu bir koruma kalkanı altında Nihal Yalçın tarafından kendisine verilen tepkinin, sanatla uzaktan yakından alakası olmadığına dikkat çekti.

Törenin politik olduğunu belirten Karadağlı, "Yani bir anda böyle HDP milletvekilleri sahip çıkıyor. İşte politik bir duruş çünkü benim de daha sonra dün öğrendiğim şey, bir arkadaşıyla konuştum ben. 'Burası zaten politik bir festival, biz bu konuşmaları yapmak için geliyoruz' Söylenen şey, bu festivalin sanatla filan alakası olmadığı, tümüyle politik oluğu, bu insanların zaten bu konuşmaları yapmak için orada olduğu" ifadelerini kullandı.

Karadağlı, törene katılmasından duyduğu rahatsızlığı, "Vallahi pişman oldum" ifadeleriyle açıklarken, Nihal Yalçın'ın törene ev sahipliği yapan Antalya Büyük Şehir Belediyesi'nin Başkanı Muhittin Böcek'e yönelik sözleri de akıllara geldi.

Yalçın'ın törendeki, "Muhittin Böcek'e çok teşekkür ediyorum. Biz artık günaydın demeyi bıraktık. Muhittin Böcek dedik birbirimize. İyi geceler yerine Muhittin Böcek dedik. Çok teşekkür ediyoruz gerçekten" ifadelerine de dikkat çeken Karadağlı, "Kimin neyi savunduğunun, hangi partiye oy verdiğinin hiçbir önemi yok. Burada bir festival varsa, sanattan bahsediliyorsa, ben bunu sorgulamadan gittim. Sorgulamam gerekiyormuş belki de" açıklamasında bulundu.

Söz konusu tartışmalara sebep olan görüntüleri herkes gibi bizler de izledik. Ödül alan sanatçı  ya da farklı meslekteki kişi, bu tür törenlerde teamül haline geldiği gibi fotoğraf çekiminden sonra ekibine teşekkür eden birkaç cümle söyler ve ödülünü alarak sahneden ayrılır.  Bunun böyle olması gerekir. Çünkü her ödül töreninde yaklaşık 30 kişi ödül alıyor ve klasik birkaç kelamını ediyor.  Her biri bir dakika yerine 10  dakika konuşsa bu törenin sabaha kadar sürmesi ve salonun boşalması ihtimali var.

 Ödül almaya hak kazanan ve ödülünü Tamer Karadağlı’nın elinden alması planlanan Nihal Yalçın, klasikleşen birkaç cümleyi kurmakla kalmadı, aynı cümleleri üç defa tekrar etti. Bunlarla da kalmadı olayı Türkiye’de sanat yapmanın suç olduğuna getirdi ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e alakasız ve sınırları zorlayacak şekilde övgülerde bulundu. 

Siyasi boyutunu geçtik ama dönüp dönüp aynı şeyleri söylemesi ve kendini tekrar etmesi, tecrübeli oyuncu Tamer Karadağlı’yı da usandırdı ve konuşurken ödülünü eline tutuşturarak “Yeter artık saçmaladığın”  imasında bulunarak bir mesaj verdi.

Bu hareketi saygısızlık olarak görünler oldu belki ama asıl saygısızlık Nihal Yalçın'ın yaptıkları ve söyledikleriydi.

Bu ödül töreni ve sonrasında yaşanan polemikler de gösterdi ki sanat, sanat için yapılınca ve topluma faydalı olunca güzel ve anlamlı.