Saadette Asiltürk Depremi

Ömer Enes YILAR/Saadet Partisi YİK Üyesi Oğuzhan Asiltürk, sosyal medyadan yaptığı açıklama ile partide deprem etkisi oluşturdu. Saadet Partisi'ni kuruluşundaki değerleri savunur hâle getirmeyi amaçladığını söyleyen Oğuzhan Asiltürk, AGD'NİN anketiyle saadet yönetimini gençlere uzak olmakla suçladı.

Saadette Asiltürk Depremi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu ve Milli Görüş Vakfı Başkanı Oğuzhan Asiltürk, Twitter hesabından 53 maddelik bir açıklama yaptı.

ERBAKAN’IN YOLUNDAN GİDİLMİYOR
Merhum Başbakan Necmettin Erbakan'dan sonra partinin başına gelenlerin sadece iktidarı tenkit ettiklerini, bu nedenle partinin desteğinin azaldığını vurgulayan Asiltürk, geçtiğimiz seçimlerde Millet İttifakı ile yapılan işbirliği nedeniyle milletvekili çıkaramadıklarını söyledi.

BÖYLE GİTMEZ, KONGREYE GİDELİM
Bir siyasi partinin başarılı olması için, inandığı gerçeklere hizmet etmesi gerektiğini, bu nedenle Saadet Partisi'nin öncelikli hedefinin, toplumu ahlaki ve manevi değerlere yönlendirmesi olduğunu ifade eden Asiltürk, Genel Başkan Temel Karamollaoğlu'na karşı kongre çağrısı yaptı.

İKTİDARI ELEŞTİRMENİN KOLAYCILIĞINA DÜŞTÜLER
"Erbakan hocamızdan sonra, Saadet Partisi'nde görev yapan kardeşlerimiz, sâdece iktidarı tenkit etmekle yetindiler." diyen Asiltürk, "İnşallah, önümüzdeki kongrede alacağımız kararlarla, Saadet Partimiz, kuruluşundaki değerleri savunur hâle gelir." diyerek Karamollaoğlu'na karşı kongre hareketinin fitilini ateşleyen Oğuzhan Asiltürk'ün açıklaması şu şekilde:

"KARDEŞLER ARASINDA İYİ İLİŞKİLER OLMALI”
"Hedefimiz huzur içinde yaşayacağımız bir dünya oluşturmaktır. Ulaşmak istediğimiz hedefin önem ve değerinden dolayı, hoşgörülü, toparlayıcı ve yol gösterici olmamız gerekiyor. Mü’minlerin kardeş olduklarına inandığımız için, kardeşler arasında iyi ilişkiler olmasını arzu ediyoruz.

Siyâsi çekişmelerin oluşturduğu olumsuz ortamdan etkilenmeden, kardeşliğin oluşmasına ve gelişmesine çalışırız. İnsanlara karşı hoşgörülü olmak, peygamberlerin ahlâkındandır. Peygamberimiz (a.s.) da insanlara şefkat ve merhametle davranmamızı emretmiştir. Müminler bu güzel ahlâka uyarlar.

“MİLLİ GÖRÜŞCÜLER KENDİ ARZULARINA GÖRE HAREKET EDEMEZLER”
Millî Görüşçülerin, kendi arzu ve istediklerine uyarak değil, ahlâki ve mânevî değerlere uygun olarak hareket etmeleri gerektiğini ifade eden Asiltürk, manifesto niteliğindeki açıklamalarına şöyle devam etti:“Eğer inandığımız gibi yaşamazsak, yaşadığımız gibi inanmaya başlarız. Hz. Ömer (r.a.) bu gerçeği çok güzel ifâde etmiş.

Mekkenin fethinden önceki dönemde o dönemin müşrik idarecileri, Peygamberimiz (a.s.)’a inanan insanlara zulümlerini artırınca, zulüm görenler, zâlimleri Allah’ın cezalandırması için Peygamberimiz den yardım istediler. Peygamberimiz  (a.s.) zâlimler aleyhine bedduâ etmeye başlayınca, Allah (c.c.), Âli İmran Suresi'nin 128. âyetini indirdi.

Âyette şöyle buyruluyor: 'Bu işte, (zâlimlerle ilgili olarak) senin yapacağın bir şey yoktur. (eğer tevbe ederlerse) Allah, ya tevbelerini kabul edip onları affeder, ya da zâlim olduklarından dolayı onlara azap eder.'

Bu âyetin ışığı altında Millî Görüşçülerin görevi, hatası olanları kötülemek değil, onları uygun bir dille hak ve adâlete çağırmaktır. Peygamberimiz (a.s.), insanlara şefkat ve merhametle davranmamızı emrediyor. Erbakan hocamız bunu çok iyi bildiği için konuşmalarında kırıcı olmamaya özen gösterir, dinleyenlerin akıl, mantık ve vicdanlarına hitap ederdi.

"SAADET PARTİSİ'NE DESTEK AZALDI"
Erbakan hocamızdan sonra, Saadet Partisi'nde görev yapan kardeşlerimiz, sâdece iktidarı tenkit etmekle yetindiler. Böyle olunca, ahlâki ve mânevî değerleri savunduğu için, Saadet Partisi'ni destekleyenlerin desteği azaldı. Bu destek azaldığından dolayı, bir önceki seçimde milletvekili çıkaracak kadar oy aldığımız illerde, seçim iş birliği dolayısıyla baraj uygulanmadığı halde, aynı oyu alamadığımız için milletvekili çıkaramadık.

ÖNCE AHLAKİ VE MANEVİ DEĞERLER
Bir Siyasi Partinin başarılı olması için, inandığı gerçeklere hizmet etmesi gerektiğini, ifade eden Asiltürk, açıklamalarını şöyle sürdürdü:“Bundan dolayı bizim öncelikli hedefimiz, toplumu ahlâki ve mânevi değerlere yönlendirmeye çalışması olmalıdır. Elbette toplumun maddî ihtiyaçlarını da dikkate alacağız. Ancak bunu yaparken Partiyi sâdece toplumun karnını doyurmaya çalışan bir parti gibi göstermekten de kaçınacağız.Millî Görüşün partisini, diğer partilerden ayıran en önemli yönü, ahlâki ve mânevi değerlere bağlılığını ön planda tutmasıdır. Buna dikkat etmezsek Erbakan Hocamızın ifâdesiyle önce diğer partilerden biri gibi olur, sonra da yok oluruz.

"DEĞİŞİM KONGRESİ”
Açıklamasında yeni kongre ve alınacak yeni kararlarla değişim talebini açıkça öne çıkaran Asiltürk, devamla şu görüşleri ileri sürdü:“Şunu unutmamalıyız: Bize oy verecek olanlar, maddî imkânlar elde etmek için yanımıza gelenler değil, inancımıza saygılı olanlardır.  İnşallah, önümüzdeki kongrede alacağımız kararlarla, Saadet Partimiz, kuruluşundaki değerleri savunur hâle gelir.

“BUNLAR BİZİM  KARDEŞLERİMİZDİR”
Erbakan Hocanın, insanların kalbine, akıl ve mantığına hitap etmeye, ömrü boyunca devam ettiğini ifade eden Asiltürk, şunları belirtti:“Yöneticilerin yaptığı bir hatâ ve yanlıştan dönmelerini isterken 'Bunlar bizim kardeşlerimizdir' diye söze başlardı. 'Biz onların da iyiliğini istiyoruz. Ancak şu şu konularda hatâ ediyorlar. Şöyle şöyle yaparlarsa, daha doğru olur. Kendileri de kazanır. Millet de kazanır.' derdi. Böyle konuştuğu için, hitap ettiği insanlar, tepki göstermezler, tam tersine saygı duyarlardı.  Kamuoyunun desteğini kazanmak, Erbakan Hocamız gibi davranmakla mümkün olur. Etrafımızdaki insanlarda, bir hata ve kusur görürsek, o hata ve kusuru düzeltmeyi görev biliriz. Ancak, bu görevi yerine getirirken söze tenkitle başlar, suçlayıcı bir dil kullanırsak, konuşmamız;  dinleyenler üzerinde olumlu bir etki yapmadığı gibi, tam tersine bizden uzaklaşmalarına da sebep olur. Yapılan son kamuoyu yoklamalarında, desteğimizin çok düşük çıkmasının sebebi konuşmalarda kullandığımız üslûbumuzdur..

"GÖREVİMİZ HAKK'A DAVETTİR"
Millî Görüşçülerin en önemli görevi insanları, iyi, güzel, doğru ve faydalıya, tek kelime ile ifâde edersek, Hakk'a dâvettir. Bu görev, başta Saadet Partisi olmak üzere, bütün Millî Görüşçü kuruluşlarımızın en önemli görevidir. Toplumun olumsuz hallerine bakarak, sakın bu bozukluklar düzelmez diye ümitsizliğe kapılmayın.

HER GECENİN BİR SABAHI VAR
Her gecenin bir sabahı olduğu gibi, her yanlışı düzeltmenin de bir yolu vardır. Bu yol Allah’ın emir ve yasaklarına uyarak ve O’na tam teslim olarak yürünecek yoldur. Allah’ın rızasını gözetir, O’nun emir ve yasaklarına uyarsak, mutlu bir hayat yaşarız ve huzur buluruz. Allah’ın vâdettiği nîmetlere de kavuşuruz. Zira âyette 'Allah’ın rızâsı en büyüktür' buyruluyor.

GENEL SEÇİM YAKIN
Önümüzde, şu anda tarihi belli olmayan bir Genel Seçim olduğuna dikkat çeken Asiltürk, şunları kaydetti: “Bu seçimde başarılı olmak için, bugün, memleketimizin içinde bulunduğu şartları inceleyerek o şartlara uygun tedbirler almamız lâzım.  Seçme ve seçilme yaşı 18’e indirildiği için, bu güne kadar yaklaşık 8 milyon genç, seçme ve seçilme hakkını kazandı. Önümüzdeki seçimde bunlar oy kullanacaklar.

AGD’NİN ANKETİYLE SAADET’E ELEŞTİRİ
Anadolu Gençlik Derneği’nin, bir araştırma şirketine yaptırdığı kamuoyu  araştırmasına göre 3 milyon gencin Allah’a iman ettiklerini ifade ederek inançlı olduklarını söyleyen gençlere, “hangi partiye oy veriyorsunuz?” diye sorulunca, “hiçbir partiye oy vermiyoruz” diyorlar. Anket görevlisi sizin inancınıza uygun bir parti var. Saadet Partisi, ona niçin oy vermiyorsunuz diye sorunca, gençlerin “biz o partinin de bizim inançlarımızı, savunduğunu duymadık.” sözünü söylediklerini ifade eden Asiltürk, basında yer alan haberleri izliyoruz, o parti de diğer partiler gibi sâdece iktidarı tenkit ediyor diye cevap verdiklerini belirtti.

"HİZMET EDECEK BİR TEŞKİLAT "
Önümüzdeki kongrede, memleketimizin şu anda içinde bulunduğu sosyal ve siyasi şartlara uygun olarak hizmet edecek bir teşkilat oluşturacaklarını ifade eden Asiltürk, “Allah yolunda hizmet edenlere, Allah’ın destek olacağını ifade etti.

SAADET’TEN ANINDA TEPKİ: “KARAMOLLAOĞLU’NU YEDİRTMEYİZ”
Saadet Partisi YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ün kongre hamlesine Parti Sözcüsü Birol Aydın'dan itiraz geldi. Aydın Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Saadet Partisi'nin kararlı duruşu ortadadır ve uzunca bir süredir kamuoyunun geniş kesimleri tarafından takdirle takip edilmektedir. Kazandığımız bu geniş ilgi ve takdirin her geçen gün arttığının bilinci ve sorumluluğuyla; muhterem Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu'nun öncülüğünde çalışmaktayız ve bu anlayışla çalışmaya da devam edeceğiz" dedi.

HACIBEKİROĞLU: “SAADET PARTİSİ’NDE BAZI SIKINTILAR VAR”
Oğuzhan Asiltürk’ün atmış olduğu 53 civarı tweet olduğunu, kendisinin de konu hakkında bildiklerinin bu  tweetlerle sınırlı olduğunu ifade eden Elazığ Saadet Partisi eski İl Başkanı İbrahim Hacıbekiroğlu ise şunları söyledi:“Oğuzhan Bey’i aradım ancak görüşemedim. Burada bazı yanlış değerlendirmeler var. Sosyal medyada Oğuzhan Asiltürk’ün Saadet Partisi’ni Cumhur İttifakı’na dahil edeceğini şeklinde bir düşünce var. Ben Saadet Partisi İl Başkanlığı yapmış biri olarak bugüne kadar zaman zaman Oğuzhan Bey ile görüşüyorum. Oğuzhan Bey’in Saadet Partisi’nin Cumhur İttifakı’na katılması konusuyla alakalı, sadece ben değil Türkiye’de hiç kimsenin, onun ağzından böyle bir şeyi duyduğuna inanmıyorum, bunu hiç kimse iddia edemez. Cumhurbaşkanımız malumunuz Oğuzhan Bey’den bir randevu talebinde bulundu. Cumhurbaşkanımız ile Oğuzhan Bey’in 30-40 senelik bir geçmişleri var ve bu samimiyet ile görüşüp istişarelerde bulundular. Ben bu konuyu Oğuzhan Bey ile görüştüm ve bana Türkiye’nin menfaatine olan konuları konuştuklarını, dünyadaki önemli konularla ilgili istişarelerde bulunduklarını söyledi. Bundan sonraki süreçte iade-i ziyaret olarak Ramazan Ayı’nda Oğuzhan Bey, Cumhurbaşkanımızı ziyaret etti ve birlikte iftar yaptılar. Bu buluşmada da sıcak bir sohbet ortamı oldu ve bizzat Oğuzhan Bey’in bana söylediklerini söylüyorum; Türkiye’nin menfaatine olan konuların konuşulduğu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘siz nasıl görüyorsunuz’ şeklindeki soruları üzerine bildiğimiz yanlış gidişat var ise bunların düzeltilmesi hususunda önerilerin istişare edildiği, samimi bir ortamın olduğudur. Tabi bu konuda kamuoyunda bazı iddialar da haklı olarak yorumlandı. Saadet Partisi’nin Cumhur İttifakı’na katılacağı hakkında da yorumlar yapıldı. Biz Saadet Partisi olarak şunu söylüyoruz; Türkiye’de CHP, MHP, İYİ Parti vb. birçok parti var ve bir de Ak Parti var. Saadet Partisi, CHP ile ittifak yaptığı kadar Ak Parti ile de yapabilir. Hatta bizim Ak Parti ile ittifak yapmamız kadar doğal bir durum daha olamaz çünkü Ak Parti’de siyaset yapan isimlerin çoğu bizim arkadaşlarımız ve biz geçmişte bu isimlerle siyaset yapmışız. Tabi bunlar yoruma dayalı düşüncelerdir. Ben Oğuzhan Asiltürk’ün ağzından böyle bir şey olacağı konusunda bir şey duymadım. Saadet Partisi’nin içerisinde bazı sıkıntılar var ve bu sıkıntıları bireysel olarak taşıyan isimlerden biri de benim. Saadet Partisi bunu kabul etmemiz lazım ki Millet İttifakı ile beraber hareket ettiği sürece ağır ve haksız eleştirilere maruz kaldı. Saadet Partisi bu durumdan kazanç elde etmediği gibi çok zarara da uğradı. Dolayısıyla Saadet Partisi’nde bir değişiklik olacak mı bunu sabırla bekleyip ilerleyen günlerde göreceğiz.”