Saadet'in İç Sesi

6'lı ittifakla birlikte Saadet Partisi'nin CHP ve terör örgütü PKK'nın siyasi kolu HDP ile giderek artan fikri yakınlaşması parti içindeki rahatsızlıkları gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor. Saadet'in tabanına zıt gidişata isyan eden Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi(GİK) ve İBB adayı Selman Esmerer'den önemli itiraflar geldi.

Saadet'in İç Sesi

Partinin Milli Görüş esaslarından ayrılışını ve CHP ve HDP ile temaslarının zorunlu din dersinin kaldırılmasına "evet" diyecek seviyeye gelmesini eleştiren Selman Esmerer şu ifadeleri kullanmış:
"Bu gelinen noktada tamamen Millet İttifakı doğrultusunda hareket ediliyor. Özellikle CHP ve HDP ile sürekli temas var. Bu temaslardan (Saadet Partililer olarak) hepimiz rahatsızız.
Özellikle vahim bir olay var. Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı  Bülent Kaya'nın katıldığı toplantıda din dersinin zorunlu ders olarak çıkarılmasına Saadet Partisi olarak hem evet diyor hem de Kürt federasyonu kurulmasına evet diyor.

Böyle bir şey olabilir mi? Bu kadar büyük ideallerimiz var, bunlar değişmez. Bunlar diyor ki sadece biz parlamentoya girelim bizim geleceğimiz garanti olsun."
 Bu düşünce ve ses, sadece Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi(GİK) ve İBB adayı Selman Esmerer'in sesi değil. Bu ses, Saadet’i  ve Milli Görüşü benimseyen ancak partinin son yıllardaki söylem ve savruluşlarını tedirginlikle izleyen bir çok Saadet partililerin de sesi ve düşüncesi.
Saadet’te önemli bir kesim,  seçimlerde yüzde bir oy bile alınsa, siyaseti ilkeler ve değerler üzerinden yapmanın daha doğru ve Erbakanca olduğu kanısında.

İttifakın bir üyesi olarak alınacak birkaç milletvekili kontenjanına değmeyecek tavizler verilmesi ve bunun siyasi bir zafer gibi sunulmasından rahatsız olan Saadetçilerin bu görüşleri zaman zaman Selman Esmerer’le dışa vurulsa da çoğu kez de fitne çıkarmama adına dillendirilmiyor ama vicdanların rahatsızlığı kendini gösteriyor.
Saadet’in duruşu ve siyaseti, “Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin” siyaseti olmamalı diyen samimi dava adamları, bu konuda Temel Karamollaoğlu’nu daha duyarlı ve tabanını mahcup etmeyecek bir çizgide olmayı arzuluyorlar.