İYİ DİNLE DOKTOR HANIM...

15 Temmuz şehitlerimizden Hüseyin Göral'ın 5 aylık çocuğuna hastanede reva görülen muameleye halkımız internet aracılığı ile vakıf olup, derinden üzülmüş çeşitli mecralardan tepkilerini dile getirmiştir... Bende olayın vermiş olduğu rahatsızlık üzerine elimden geldiğince Doktor hanıma bir takım hatırlatmalarda bulunmak istiyorum.. Tabi düşüncelerimi ifade ederken linç kültürü rüzgarının vermiş olduğu etkiye kapılmadan yeri geldiğinde empati yapmaya da çalışacağım.

Her şeyden önce doktorluk mesleğine gönül veren, bu mesleği tüm inceliği ile icra eden, hastasına gerekli ilgiyi, itinayı eksik etmeyen doktorlarımızı ve doktorluk mesleğini incitmemeye, lekelememeye özen göstereceğim..

Öncelikle bu hanımefendi bunu hangi haleti ruhiye ile yaptı, veya nasıl bir ifade ile söylemlerini terennüm etti bunu bilmiyoruz. Şayet ifadeleri art niyetli bir şekilde beyan edilmiş ise bu olayın en vahim boyutudur ve üzerinde asıl durulması gereken noktada budur. Ümit ediyorum ki olay böyle değildir.. Yok şayet art niyet yokta o anki iş yoğunluğu veya spontane gelişen sonu hesap edilemeyen anlık bir gaflet ile beyan edildi ise hepimiz hata yaparız, kul beşerdir ve hatasız kul olmaz diyerek bu durum hafifletilebilir ve gerekli özen gösterilebilir.

Biz olaya şahit olmadığımız ve niyet okuma yeteneğine de sahip olmadığımız için buraları atlıyor kendisini vicdanı ile baş başa bırakıyorum..

Gelelim olay esnasında sarf edilen cümlelere.. Buradan sonrası size iyi dinleyin Doktor hanım!! Hani demişsiniz ya '' benim için Şehit çocuğu falan fark etmez '' Etmeli doktor hanım. Yeri göğü, Kainatı yaratan yüce yaratıcı bile Şehitlik mertebesini peygamberlik mertebesinden sonra en şerefli makam adlediyor ise sizin içinde fark etmeli..

Sizin için o makamın ve kavramın hiçbir önem ve ayrıcalığı olmayabilir ama bizim için çok şey ifade ediyor hoca hanım. Keşke sizde bunu birazcık idrak edecek şuura, milli bilince sahip olsaydınız. Belki bugün bunları konuşmamış olacaktık.

Farkındamısınız bilmiyorum ama şöyle bir etrafınıza bakın, bayrak gibi, vatan gibi, şehitlik gibi mukaddes kavramların en az din kadar kutsal sayıldığı bir toplumda yaşadığınızı göreceksiniz. Size bu konularda bu denli kolay kelam etme hakkını bu toplum size vermez..

Yine siz demişsiniz ya '' Mesaim bitti yorgunum bakamam '' Sayın doktor hanım; 2 dakikanızdan feragat edip bakmadığınız çocuğun babası Hüseyin Göral'ın da şehit olduğu gece mesaisi bitmişti. İnanın yaptığı görev itibari ile sizden daha yorgundu. Evinde hasta hanımının ihtiyaçları durur iken o gelen telefonla ecel şerbeti içmeye koşarak gitti. Yorgunum mesaim bitti demedi, diyemedi. Sizin iki dakikanızı layık görmediğiniz yavrunun babası bu ülke için bedeni tanınamayacak halde can verdi.

SİZİN TIBBİ TERMİNOLOJİNİZLE OTOPSİ İLE ÖĞRENİLDİ

Ne için biliyormusunuz? Siz çocuklarınızla ailenizle huzur ve rahat içinde yaşayasınız diye. Sizin çocuklarınızda o bakmadığınız çocuk gibi sahipsiz kalmasın diye. Sizler bizler vatansız, bayraksız kalmayalım diye. O çocukta, şehitlerimizin her bir aile ferdi de 2 dakikalık fedakarlığı hak ediyorlar. Çünkü onlar bizim için en değerli şeylerinden hayatlarından vazgeçtiler. Bunun idrakini yapamıyorsanız lütfen vatan sevginizi gözden geçirin.

Bu tavır şehitlerimizin ruhunu incitir, gazilerimizi yaralar...

-20 derecelerde ülkenin bekası için mücadele eden askerlerimizin, polislerimizin şevklerini kırar.. Kullandığınız üslup size yakışmadı. Önemli olan neyi söylediğinizden ziyade nasıl söylediğinizdir. Durumu karşınızdaki insanları kırmadan meslek onuruna yakışır bir şekilde ifade edebilirdiniz.

Son olarak; hani demişsiniz ya '' İstediğiniz yere şikayet edebilirsiniz '' Belki maddi olanaklarınızdan, belki sırtınızın sağlam olmasından ötürü eyvdigerahsız bir tavır sergiliyor olabilirsiniz. Ben sizi, sizin vicdanınıza şikayet ediyorum çok değerli doktor hanım. Umarım sizde olayı aklı selimle gözden geçirir ve gerekli açıklamayı yapar bir yanlış anlaşılma olduğunu dile getirirsiniz..

Ayrıca yetkili mercilerin, doktorlarımızın mesai saatleri kaçta başlayıp kaçta bitiyor kaç saatlik mesaileri var bu noktada kamuoyunu aydınlatırlarsa iyi olur. Çünkü bu konuda birçok kişinin merakı var ve bu konuya bağlı gelen şikayetlerde bir hayli fazla. Görevini layıkıyla icra eden vefakar, cefakar tüm doktor ve sağlık çalışanlarımızı selamlayarak saygılarımı sunuyorum ne denli zor şartlar altında görev yaptıklarını bizzat biliyorum. Bu vesile ile umarım koşullarında gerekli iyileştirmeler yapılır....

 NOT: Olayın içeriği ile alakalı bilgiler Şehit Hüseyin Göral'ın dayısı Yusuf Boydak tarafından teyit edilerek yazılmıştır...