İmamoğlu'na Sol Linç

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Ramazan Bayramı'nda gazeteci Nagehan Alçı'yı da Karadeniz gezisine davet etmesiyle başlayan tartışmalar sürüyor. 

İmamoğlu'na Sol Linç

Geçtiğimiz günlerde Hakimiyet’e Göre köşemizde “Saflığın Böylesi” başlığıyla Alçı’nın İmamoğlu’nun otobüsüne binmesine şaşıran Ak Partili cenahın saflığına ve Nagehan Alçı‘nın ilkeleri olan biri olmayıp her zaman güçten yana tavır alan bir kişilik olmasından kaynaklı “neden şaşırdınız ki?” gibi bir soru sormuş ve Ak cenahı bu konuda saf olmakla itham etmiştik.

Meğer kavganın büyüğü karşı cenahta, İmamoğlu’nu bu güne kadar canhıraş şekilde savunan kesimde ve özellikle sanat camiasında yaşanıyormuş.

Konuya açıklık getirmesi ve tansiyonu düşürmesi gereken İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sözcüsü Murat Ongun’un “200-300 kişi tartışıyor” tepkisiyle büyüyen eleştirilere  İmamoğlu cevap vermek zorunda kaldı. 

Kendisini destekleyen çok sayıda ünlü ismin de tepki gösterdiği fotoğraf ile ilgili konuşan İmamoğlu, “Bir fotoğraf üzerinden kurban etmeye çalışan insanlar olabilir. Ama bu kardeşiniz için vız gelir tırıs gider” ifadelerini kullandı. Ancak bu açıklama tepkileri daha da büyüttü. Sonunda İmamoğlu “vız gelir tırıs gider” sözü için özür dilese de yaptıkları ve konuşmaları ile ilgili geri adım atmadı ve hatta eleştiri yapanları akıllı olmaya çağırdı.

Bu olay, sağ ve sol siyaset açısından, Nagehan Alçı’nın gazeteciliği açısından yorumlanacak çok yönlü bir olay olsa  da en çok da sol cenah açısından tartışılması gereken bir konu oldu.
Türkiye’de sol kesim, sol siyaset ve solcu sanatçılar; kendilerinin çok özgürlükçü, çok demokrat, her görüşe saygılı ve hümanist bir konumda tanımlar ve kendilerini halka böyle yutturmaya çalışırlar. Ancak bu olay da gösterdi ki bu kesimden bazı kişiler,dünyanın en bağnaz, en tutucu, en statükocu ve pagan kültüründen beslenen  kişilermiş.

Neden mi? İmamoğlu’nu seversiniz ya da sevmezsiniz. Adam İBB yanında siyasi bir hedef koymuş kendine. Kendisini cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlıyor ve bunun için gereken adımları atıyor. 
Her siyasi ve hatta her bir vatandaş için bu hak vardır ve bunun gereğini yerine getirmek de mubahtır. Bayramda hemşerileriyle buluşmak ve hemşeri desteğini artırmak amacıyla  Karadeniz’e giden İmamoğlu, başta Ertuğrul Özkök olmak üzere çok sayıda gazeteciyi davet etmiş. Bunlar arasında bizim  Nagehan Alçı da varmış. 

CHP oyları yanında farklı kesimlerden oy almayı hedefleyen bir siyasi için Ak Partili gibi görünen bir gazeteciyi de davet etmekten daha doğal ne olabilir? Kaldı ki İmamoğlu Ak Partili gibi gözüken gazeteciler arasında belki de en uygunu  Nagehan’ı görmüş ve buradan yürüyerek yol almaya, aklınca bu cenahtan gönül ve oy çalmaya  çalışmış. Kaldı ki sonuçta siyasi görüşleri kime yakın olursa olsun davetliler her şeyden önce bir gazeteci.

Sonuç olarak, İmamoğlu’nun çok masum bu davranışı, ne yazık ki jakoben, tutucu, gayri özgürlükçü ve gayri demokrat sol  çevrede infial yarattı.

Bakın neler oldu ve solcular neler söyledi?

Athena Gökhan da İmamoğlu'na kızdı, 'oy verdim' deyip resti çekti

Atilla Taş'tan İmamoğlu'na Nagehan Alçı tepkisi: Hakkımı helal etmiyorum

GÖKHAN ÖZOĞUZ: “İşte demek siyaset böyle bir şey! Biz senelerdir Yalan ve dolanı söyleyen ile aynı tarafta olmamak için, eskiden beri gelen çarpıklık ve karanlığın yaşanmaması için tarafsız konuştuk, fikrimizi beyan ettik. Sinek küçüktür ama mide bulandırır. Ben Bu Otobüsten inerim Arkadaş!”

FAZIL SAY:  “10 yıl önce yaşadığım Hayyam retweet davasında, ceza almam için televizyonlarda yaygara koparan, algı yaratan, ve ceza almamı da başaran gazeteci kadın, gönlümün en uzağında bile yeri yoktur. Ve onunla poz vermiş biri. O da o uzaklara gitti. Şimdi ne olacak Ekrem İmamoğlu?”

ŞAHAN GÖKBAKAR:  “Konuştukça daha da kötüye gidiyor her şey... Fazla pohpohun yol açtığı kibir ve durum körlüğü... "Herkes konuşacak, konuşacağız" diyorken, "vız gelir tırıs gider, hiç umrumda değile"  evrilen bir üslup. Sanki eski bir filmi yeniden izliyor gibi... Yeni Film hiç gelmeyecek mi???”

HAYKO CEPKİN: “Kimse şu fotoğrafı görmek için o meydanları doldurmadı. Kimse sandık başında saatlerce uykusuz şu resmi görmek için beklemedi. Miting gazı ile şöyle bi'üstten bakış' hali deseek… Ne mitingler doldurup milletin önüne çıkamayanlar gördük. Kırılan kalpler alınan ahlar ile zor onarılır.

MEHMET DEMİRKOL: “Ne vız gelir ne tırıs geçer...”
Tabloyu görüyorsunuz değil mi? Demokratlığı görüyorsunuz değil mi? Bunları görünce tek suçu Karadeniz gezisine bizlerin de çok benimsemediği  Nagehan’ı çağırmak olan İmamoğlu’na destek veresi geliyor insanın. 

CHP Genel Merkezi bu olayı, İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanlığı yarışından diskalifiye etme hamlesine dönüştürmüşse ki durum onu gösteriyor, bugünden sonra biz daha çok İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu kavgalarını izleyeceğiz demektir.