Hangisine İnanalım?

Son yıllarda bazı bakanlıklar, genel müdürlükler ve halka hizmet sunan kamu kurumları, bünyelerinde bulundurdukları basın ofislerinin kamuoyu oluşturmadaki eksikliklerini görmüş olacaklar ki, belirli bir haber ajansı yada televizyon kanalları ile anlaşma yaparak profesyonel destek alıyorlar.

Hangisine İnanalım?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Düşünce çok doğal ve normal. Bir kurum, hele hele hizmetleri ile direkt halkı ilgilendiren bir kurumsa bunu faydalı bile görürüz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı; Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, TOKİ, DSİ Genel Müdürlüğü gibi kurumların bu yöntemi çok aktif olarak kullandıklarını da biliyoruz.  

Bu kurumlar, halka yönelik hizmetlerini daha etkin, daha profesyonel bir sunum ve üslupla halka sunmaları güzel ve faydalı ama bu olay abartılı ve biraz da manipulatif bir hal alıp algı oluşturmaya kaçan bir tarzda yapılırsa ters tepki veriyor.

Şehrin en verimli ovaları susuzluktan kıvranırken ve tarımsal üretim en stratejik konuma yükselirken ve her şeyden önemlisi de bu konuda halktan gelen büyük bir talep ve ihtiyaç yokken, büyük bütçeler harcanarak yapılan Kömürhan Köprüsü’nde gün batımı ya da gece ışıklandırması görüntüsünün görsel şölene döndüğüne dair fantastik  haberleri  daha yeni okumuştuk ki bir haber de TOKİ’den geldi.

Haberde rivayet edilen o ki vatandaşlar, ‘Kendimiz yapsak bu kadar güzel  bir evi yapamazdık, evlerimiz çok  güzel’ diyerek TOKİ’ye teşekkür etmişler.

Elbette böyle düşünenler vardır. Elbette daha önce oturduğu evlerden çok güzel evlere taşınan  hemşerilerimiz de vardır. Ve yine yapılan güzelliklere şükran ve minnet borcunu ödemek amacıyla yukardaki cümleleri kuran hemşerilerimiz de vardır.

Keşke, her TOKİ’de oturan bu cümleleri kurabilseydi. Keşke, her konuşan hemşerimiz memnuniyet duygularını dile getireydi.

Bizler bir bu haberi okuduk bir de geçmişte başta Hakimiyet Gazetesi olarak bizzat yaptığımız haberler olmak üzere refikimiz olan diğer medya kuruluşlarımızın haberlerine yansıyan haberleri düşündük.

Valilik binası önüne giderek ilimize gelen deprem komisyonuna seslerini duyurmaya çalışan, daha şimdiden tavanı çöken, sıvası ve fayansı dökülen, üst kattan sular sızan, merdiven başlarındaki koridorlardan iki kişinin yan yana geçemediğine dair yapılan haberleri hatırladık.

Kim yalan söylüyor, kim doğruları dile getiriyor işin doğrusu çözemedik ve zaten çok de yerinde olmayan kafamız karıştı.

‘Kim doğru söylüyor?’  makamında da değiliz ama haber için ciddi paralar verip profesyonel destek alan TOKİ’nin, bu tür ısmarlama ve algıyı tersine çevirme yönünde özellikle yapıldığı çok belli olan bu tür haberler, kuruma artı değil olumsuz olarak yansıyor. Yani bu kurumlar kendi parasıyla kendi ayağına sıkıyor.

TOKİ, keşke yine vatandaştan aldığı paralarla dünyanın ödemesini yaptığı bu haberler yerine, her şehirde ve özellikle ilimizde bir ofis kuraydı da halkı dinleyeydi. Bunu yapsaydı vatandaşın gözünde daha büyür ve güven kazanırdı.