ELAZIĞLI GENÇ ANTRENÖRLERİMİZE SAHİP ÇIKALIM!
BAŞAK MERAL GÜNDÜZ/ Futbola gönül veren genç antrenörlerimizden Erhan Gündüz ile kısa bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sizi tanıyabilir miyiz? Aktif futbol hayatınızdan söz edebilir misiniz?
1972 Elazığ doğumluyum,1985 yılında Elazığ Yolspor’da futbola başladım. Genç takım ve A Takımda 5 yıl amatör oynadıktan sonra ,1990 yılında Elazığspor’la profesyonel sözleşme imzaladım ve böylelikle aktif profesyonel yaşantım Elazığspor da başlamış oldu. Sırası ile 3 yıl Elazığspor,2 yıl Sakaryaspor,1 yıl Elazığspor, 1 yıl Batman Belediyespor,2 yıl Elazığspor,1yıl Fırat Üniversitesi,1 yıl Hakkarispor,1 yıl Tarsus İdman Yurdu ve son olarak da 1 yıl Ispartaspor da oynadıktan sonra 2003 yılında profesyonel futbol hayatımı noktaladım.Elazığspor,Hakkarispor ve Tarsus İdman Yurdu takımlarında oynadığım yıllar şampiyonluklar yaşadığımı söyleyebilirim.2012 yılında Elazığspor Altyapısında UEFA B diplomasını aldıktan sonra 2 yıl altyapıda görev yaptım (2.Yılımda Elazığspor U16 Takımını Coca Cola Akademi ligi güneydoğu bölgesi şampiyonu yaptım). Daha sonra 2014 sezonu Elazığspor A Takımına geçiş yaptıktan sonra 1 yıl Teknik Direktör Ümit ÖZAT'ın yardımcılığını yaptım.
3 yılda Elazığspor,Gaziantep Büyükşehir Belediyespor ve Kısa bir sürede olsa Yeni Malatyaspor’da Teknik Direktör Bayram Kadir BEKTAŞ'ın antrenör ekibinde yer alarak, yaklaşık 6 yıldır Antrenörlük kariyerimi devam ettirmekteyim. En son Bayram Bektaş'In 2016-2017 sezonunda Elazığspora gelmesiyle antrenör ekibinde yer almam sona erdi ve şuan herhangi bir takımda yada ekipte çalışmıyorum.
Peki hocam Teknik Direktör Bayram Bektaş'ın antrenör ekibinde şuan neden yoksunuz?
Malumunuz üzere Türkiye'de Teknik Direktör ve Antrenör yoğunluğu yaşanmaktadır.
Bayram hocanın ekibinde Bayram hocayla beraber 7 kişiydik, Bayram hocanın her anlaştığı kulüplerde yardımcı antrenör fazlalığından dolayı anlaşmalarda ekibi azaltma konusunda yönetimlerden baskı geliyordu bu sebepten ötürü her gittiği kulüpte bu sorunla karşılaştığı için en son Yeni Malatyaspor'dan sonra ekipten ayrılmış bulundum, bunun yanı sıra benimle beraber kondisyoneri de ayrılmak zorunda kaldı ve şuan Bayram hocanın ekibinde Ümraniyespor’da 4 tane yardımcı antrenörle devam etmektedirler. Türkiye'deki antrenör yoğunluğundan ve her kulübün kendi altyapılarında çalışan hocalar vardır, yönetimlerin anlaştıkları hocalara ilk teklifleri " Biz size yardımcı hoca vereceğiz siz yardımcılarınızı azaltın veya az gelin" şeklinde baskı yapıyorlar. Bazı Teknik adamlar kabul etmez mevcut ekipleriyle çalışırlar bazı Teknik adamlar ise, kabul ederek anlaştıkların takımın altyapısında görev yapan antrenörleri ekibe dâhil ederek çalışırlar. Bu bir gerçektir ki bütün Teknik adamlar da zamanla ekiplerindeki yardımcı hocalarını değiştirirler ve buda gayet doğaldır. Benim Bayram hocanın ekibinden ayrılmamın sebebi budur.
Hocam şuan herhangi bir ekipte veya takımda aktif çalışıyor musunuz?
En son Bayram hocadan sonra herhangi bir ekipte veya takımda görev almadım ve şuan çalışmıyorum.
Öyleyse hocam neden futbol? Neden sonrasında başka bir iş-meslek değil de antrenörlük?
Futboldan çok zevk aldığımı söyleyebilirim, futbolun benim hayatımda apayrı bir yeri vardır. Futbol yüzünden eğitimim liseden sonra olmadı, futbol tutkumdan dolayı sanırım yapabildiğim yada yapabileceğime inandığım en iyi iş olduğuna karar verdiğim için futbol dedim. Futbolu bıraktıktan sonra ticaret hayatını yani esnaflığı denedim ve yapamadığıma inandığım için iki yıl sonunda bıraktım daha sonrasında 7 yıllık bir yurtdışında çalışma deneyimim oldu, daha fazla gurbet hayatı sürdüremeyeceğine düşündüğüm için kendi kendime dedim "Futbol senin hayatında her zaman var olacak ve kendi sevdiğin işine devam edip, antrenörlük daha sonrasında teknik adamlık yapman gerekir. "Bende bundan dolayı futbol her daim hayatımda olacak kanısına vardıktan sonra Antrenörlük yapmaya karar verdim.
Hocam altyapılarda mı çalışmak daha zor, yoksa A Takımlarda mı çalışmak daha zor?
Bana göre altyapılarda çalışmak daha zor, küçük yaş gruplarını idare etmek çok zordur. Çocukların her şeyleri ile ilgilenmek zorundasınız, eğer sorumluluk sahibi bir antrenörüyseniz öğrencilerinizin dersleri, yaşam tarzları ve aileleri ile iletişim halinde olup her zaman bütün sorunları ile ilgilenmek zorundasınız. Altyapılarda 7-8 yaş grupları mevcut belki daha fazla, onun için antrenman sahaları yeterli olmalı,antrenmanlar okul çıkış saatlerine göre ayarlanmalı, ulaşımları sorunsuz ve aksaksız olmalı, antrenman sonrası beslenmeleri çok önemli, bu durumlarda ebeveynlere çok işler düşüyor. Altyapılardaki sorunlar asla bitmeyecekmiş gibi görünüyor. Fakat A Takımlarda öyle değil, hepsi yetişkin olgun profesyonel insanlar. Yaşam, beslenme ve antrenmanları hepsi program dahilinde oluyor. Takımı antrene edersin programlarını panoya asarsın bu programlar dahilinde takımı düzenli bir şekilde sevk ve idaresini yapabilirsiniz. O nedenle A Takımlarda çalışmak daha kolaydır ama altyapılarda çalışmak daha zevklidir. Çocuklarla ilgilenmek güzel bir şey, onların dünyasına inmek, onlardan yeni yeni şeyler öğrenmek çok mutluluk verici bir şey. Çocuklarla bütünleşmek, onların dünyalarına girmek gerekli, sonucunda da başarıyı yakalarsın bizlerde böylelikle Elazığspor U16 Takımı’nın da öğrencilerimle başarılı olduk ve sonunda da şampiyonluğa ulaştık.
Hocam bir antrenör A Takımlarda çalıştıktan sonra kategori değiştirip altyapılarda çalışabilir mi?
Elbette çalışabilir,benim bildiğim tanıdığımhocalarım var A Takım çalıştırdıktan sonra Altyapı koordinatörlüğü yapan hocalarım belirli yaş gruplarını eğitip başarılı olan hocalarım var. Muhakkak ki A Takımlar başarıya endeksliler ama altyapılar öyle değil, eğitirsin doğruları gösterirsin ve zamanı gelincede Profesyonel yapıp A Takımda oynaması için yollarsın. Altyapı hocalarımız yarışmacı kimliğinden uzak kalıp başarıya endeksli olmamak kaydıyla doğru ve yerinde eğitim verdikleri zaman elbetteki altyapılardan yetenekli, büyük becerilere sahip ve istikbal vadeden oyuncularımız da çıkacaktır. Yanlız şunu söylemeden geçemeyeceğim kesinlikle Altyapılarda çalışmak sabır gerektirir.
Futbolcularınızın konsantrasyonunu sürekli kılmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Oyuncularımızı mental takibinde gözlem altında tutarak, düşüş gösterdiği zamanlarda antrenman metodlarını, antrenman tekniklerini, süresini, tekrar sayılarını kısaltarak veya değiştirerek, yada bazı zamanlarda fiziksel antrenmanları eğlenceli antrenmanlara dönüştürüp en kötü ihtimallerde antrenmanı iptal ederek sahadan uzak tutup, sosyal çalışmalara katılım göstererek, mesela, sinema,tiyatro, sosyal tesislerde bilardo-masa tenisi gibi sosyal çalışmalara katılım göstererek oyuncuyu değişik ortamlara sokarak, moral ve motivasyonlarını en üst düzeyde tutmaya çalışıyoruz.
Hocam günümüz futbolu sürekli değişim ve gelişim sergiliyor, siz bu gelişen ve değişen futbolu düzenli olarak takip edebiliyor musunuz?
Futbol her yaş için değişim gösteriyor, futbol federasyonunun belirli zaman aralıklarında düzenlemiş olduğu kurslar olsun ve seminerler olsun bunlara katılım gösteriyoruz. Burada değişen ve gelişen futbol hakkında veriler alıyoruz ve günümüzde internet denen bir teknoloji var nerdeyse hepimizin elleri altında mevcut, öğrenmek istediğiniz her şeyi anında öğrenebilirsiniz. Öğrenmenin yaşı yoktur her geçen gün kendinizi yenilemeniz ve araştırmacı olmanız gerekli ve daha fazla bilgi birikim donanıma sahip olmak başarıyı getirir. Mesela izlemekten çok uygulamak bence daha mantıklı, bir antrenman dirilinden bir çok antrenman dirilleri çıkarabilirsiniz. Tabi ki kendinize inanıp güvenip araştırır ve güncel değişimleri takip ederseniz kendiniz için daha faydalı olacaktır. Antrenör yenilikçidir, bende futboldaki gelişim ve değişimleri takip ederek kendimi geliştirdiğimi düşünüyorum.
Türk futbolunu nasıl buluyorsunuz?
Bundan 5 yada 10 sene önce Türk futbolu daha iyi yerlerdeydi, gerek dünya kupası başarımız, UEFA kupasını alma başarımız, şampiyonlar ligindeki maksimum çeyrek final başarılarımız vardı. 3 büyük takımlarımız en az iki takımla şampiyonlar ligine giderdi, UEFA kupalarına katılan takımlarımız çoğunluktaydı ve başarıda geliyordu. Yakın zamanda Türk futbolunda gurbetçi futbolcu furyası oluştu ve hala hazırda üst ve alt liglerde çoğunlukla var. Bu bizi kısmen bazen başarılı kıldı bazen de başarısız kıldı, şuan ki yabancı oyuncu sayısının serbestliğinden dolayı Türk futbolunun ileriye dönük başarılarının olup olmamasından endişe duyuyorum. Şuan bırakın altyapılarda yetişen bir oyuncuyu oynatmak olsun. Neredeyse Türk oyunculardan yoksun tamamı yabancı oyunculardan kurulu bir üst lig izliyoruz ve bundan dolayı çoğunluktaki Teknik düşünürler gibi bende endişe ile izliyorum. Kısa vadede bu değişim göstermez ama uzun vadede eskiye dönülürse ve altyapılardan oyuncu oynatma mecburiyeti verilirse, Türk futbolunun gelişim ve değişim göstereceğine inanıyorum.
Peki hocam bu yıl Elazığspor’u nasıl buluyorsunuz?
Kesinlikle başarılı buluyorum, mevcut yönetimin şimdiki takıma büyük bir katkısı olduğu kanaatindeyim. Kısa zaman önce büyük borçları olan takımı bu seviyeye getirmelerini gıpta ile izliyorum ve başarılı bir yönetim gösterdiklerine inanıyorum. Teknik konulara girmek istemiyorum ancak mevcut teknik ekibi gayet başarılı buluyorum. Elazığspor’da skoru değiştirecek bireysel becerileri üst düzeyde olan oyuncularımız var, teknik ekibinde gerek oynattıkları sistem ile ve rakip takımları çok iyi analiz ederek başarılı olduklarını söyleyebilirim. Mevcut yönetimi ve teknik ekibi böyle dinamik ne istediğini bilen, takımdaşlık ruhunu benimsemiş bir takım oluşturmalarından dolayı kutluyorum ve başarılarının devamını diliyorum. Her Elazığspor taraftarı gibi uzun yıllar bu formayı terletmiş biri olarak benimde tek isteğim bu takımın hak ettiği yer olan süper lige geri dönmesidir.
Hocam bir başka takımımız olan Elaziz Belediyespor maçlarını da yakinen takip ediyor ve fırsat buldukça izliyorsunuzdur, peki Elaziz Belediyespor hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
Fırsat buldukça değil, tabi ki hem Elazığspor maçlarını hem de Elaziz Belediyespor maçlarını takip ediyor ve izliyorum. Elaziz Belediyespor teknik ekibi yakın arkadaşlarım, çok çalışkan, disiplinli, idealleri olan ve ileriye dönük hedefleri olan insanlardır.Kanaatimce şuana kadar başarısız değiller, bu genç ve dinamik hocalarımıza sabır göstermemiz gerek ve zamana ihtiyaçları var destek olmamız lazım. Neticede geçen seneki takımdan çoğu oyuncu ayrılmış ve yeni bir takım oluşturulmuş. Takımda uyum sorunu yaşayabilirsiniz, motivasyon, adaptasyon, takımdaşlık ruhu derken zaman alacaktır. Hocalarım hedefleri ve idealleri olan arkadaşlarımdır, zaman verilirse muhakkak daha başarılı olup takımı daha iyi yerlere getireceklerdir. Arkadaşlarımın başarılı olacaklarına ben canı gönülden inanıyorum, onların her daim yanındayım ve destekçisiyim. Sevgili hocalarıma sonsuz başarılar diliyorum, Allah yollarını açık etsin.
Hocam son olarak hedefleriniz nelerdir?
Teknik adamların, antrenörlerin A Takımlarda ya da Altyapılarda olsun her zaman hedefleri ve idealleri vardır. Benimde muhakkak ki hedeflerim ve ideallerim vardır, daha öncede belirttiğim gibi yenilikçi, değişim ve gelişime önem veren insanım. Araştırmacıyım, analizciyim, yaklaşık 4 yıldır TFF 1.lig maçlarını canlı izleyip analiz yapmış birisiyim ve Türkiye liglerinde hemen hemen bütün oyuncuları izledim tanıyorum analiz ettim. Hedefim öncelikle bir takım çalıştırıp başarı yakalamak, başarıyı yakalamak içinde çok çalışmak ve sabır gerektirir, sonucunda muhakkak semeresini alırsınız. Kesinlikle inanmak gerekli ve bu inancı da yürekten taşıyorum. İdealime gelince ilk etapta 5 yıl formasını terlettiğim yaklaşık 5 yıl antrenörlüğünü yaptığım ve çok sevdiğim Elazığsporumuz’u çalıştırıp, başarılı olup daha iyi yerlere gelmek olacaktır.
Hocam bu yapmış olduğumuz söyleşi için size çok teşekkür eder ve kariyerinizde başarılar dileriz...
Zaman ayırdığınız aynı zamanda emek harcadığınız için ben size teşekkür eder ve iyi çalışmalar dilerim.