DENETİM NOKSANLIĞI VAR
Nisa Yılmaz/ Elazığ İnşaat Mühendisleri Odası Temsilcisi Hıdır Kaya, kentsel dönüşüm ve yapılarda denetim yönetmeliği hakkında gazetemize açıklamalarda bulundu.
Elazığ’da yapı denetim, deprem ve kentsel dönüşüm medyada neredeyse hiç yer almadığını söyleyen Kaya, bu konuların sıklıkla gündeme gelmesi gerektiğini söyledi.
“ESKİ BİNA STOKLARIMIZIN YENİLENMESİ GEREKİYOR”
Kentsel dönüşüm hakkında bilgi veren Kaya, “Kentsel dönüşüm insanların rahat yaşayabileceği, toplumu ilgilendiren bir konu, ada bazında olan bir konu, mahalle bazında olan bir konudur. Yani bunun okuluyla, çevresiyle, yeşil sahasıyla beraber otoparkıyla beraber insanların yaşayabileceği parklarla birlikte ele alınması gereken bir konu. Fakat bu yapılar inşa edilirken zemin yapısı ve kat sayısına da dikkat etmek gerekiyor. Örneğin beş katlı bir bina yıkılıp, yerine 12 kat inşa edemezsiniz. Bu bir kentsel dönüşüm de değildir zaten. Kentsel dönüşümü istiyoruz elbette.
Elazığ’da özellikle kentsel dönüşümle ilgili bir şey yapılmadı bugüne kadar. Kentsel dönüşüm, şuana kadar bizim Elazığ’da ve Türkiye’nin hemen hemen her yerinde böyle. Katsayılarının arttırılmasıyla bir bina kentsel dönüşüm projesi oldu diyemeyiz.
Eski bina stoklarımızın yenilenmesi gerekiyor. Odamız bunun üzerinde şiddetle duruyor. Öncelik verilmesi gereken bir konu olduğunu düşünüyorum. Elazığ’ın büyük bir bölümünün 1. derecede deprem bölgesi olmasından dolayı eski bina stoklarımızın elden geçirilmesi gerekiyor. Şimdilerde ise bir güçlendirme mevzusu var. Güçlendirme olabilir ama 40 yaşında ki bir binayı nasıl güçlendireceksin? Ömrü dolmuş bir binayı nasıl güçlendireceksin? Bunların yıkılıp yeniden yapılması gerekiyor. Elazığ’ın alt yapısını dikkate alarak inşa etmeli. Malatya tarafında sert zeminlerimiz var. Bu zeminlerde 15 katlı bir bina yapabilir, ama Elazığ’ın eski yerleşim yerinde zemin yapısı 12 katlı bir binaya uygun değil.” dedi.
“DENETİM EKSİKLİĞİ VE İŞÇİLİK SIKINTISI VAR”
Elazığ’da yapılan yeni yapıların eskilerine göre daha iyi olduğunu söyleyen Kaya, “Yeni yapılan binalarda sadece 2 yerde sıkıntı yaşanıyor; denetim eksikliği ve işçilik sıkıntısı. Bu iki sıkıntıyı da giderebilirsek yeni yapılan binalarda pek de sıkıntımız olmayacak. Malzeme ile ilgili bir sıkıntımız yok. Eski ve yeniyi karşılaştıracak olursak yeni yapılar çok çok iyi diyebilirim. Yeni yapılan binaların depreme karşı dayanıklı. Bizim en büyük sıkıntımız eski binalar. 4-5 sene önce eski Bayındırlık Bakanlığı’nın yaptığı bir araştırma var. Doğu Anadolu fay hattı boyunca burada yapılan 240 binada bir araştırma yapıldı. 580 kilometre uzunluğundaki bir fay hattından bahsediyorum. Ve bunun 150 kilometrelik bir bölümü de tamamen Elazığ’ı ilgilendiren bir kısım. Şimdi burada yapılan 240 bin binanın içerisinde 6 ve daha büyük deprem olduğu zaman bunun 150 bininin çok büyük bir hasar göreceği, oturulamayacak bir duruma geleceği tahmin ediliyor. Ona göre hesap etmek gerekirse çoğu kaçak yapılmış, ilçelerimizde, köylerimizde ise hiç denetimin olmadığı hiçbir mühendislik hizmeti almadan yapılan, kerpiçten yapılan binalarımız var. Mutlaka ve mutlaka insanlarımızın korkmadan oturabileceği binalar yapılmalı. Eski bina stokunun mutlaka yenilenmesi lazım.”
“TOPRAKLARIMIZIN YÜZDE 92’Sİ DEPREM RİSKİ ALTINDA”
Kaya; “Kentsel dönüşüm yasası, Düzce ve Marmara depreminden sonra çıktı. 2000’den sonra yapılan binalar yapı denetim kontrolünde yapıldı. Topraklarımızın yüzde 92’si deprem riski altında. Binalar risk altındaysa, bu binalara devletin el atması gerekiyor. Bunun içinde insanlarımızı aydınlatıp yol gösterebilirsek çok mutlu oluruz.”
“DENETİMİ DENEYİMLİ MÜHENDİSLERİN YAPMASI GEREKİYOR”
Denetimde yaşanan sıkıntılara değinen Kaya, “Yapı denetimde ise şöyle sıkıntılar yaşıyoruz. Bir müteahhit kendisini denetlemesi için birini seçiyor onunla anlaşıyor yani kendisini denetleyeceği kişiyi kendisi seçiyor. Yapı denetim yasası var, fakat uygulama yetersiz. Yeni mezun olan mühendise şantiye şefi oluyor. Yapı denetimini en az 5 yıllık deneyimi olan bir mühendisin yapması gerekiyor. Mühendislere büyük bir sorumluluk düşüyor çünkü. Soma’daki maden kazasında mahkeme sonucu açıklandı. İşletme sahibine 14 sene ceza verilirken, teknik personele 22 sene ceza verildi. Şantiye şefi, teknik personel, işletme sahibinden daha fazla ceza aldı. Yasaların uygulamadaki bu belirsizliğinin düzeltilmesi gerekiyor.”