DEĞİŞİM ŞART

KURULDUĞU GÜNDEN BERİ SIRF TAYYİP ERDOĞAN'IN HATRINA OY ALARAK FEYZİ İŞBAŞARAN GİBİ İSİMLERİ BİLE MİLLETVEKİLİ YAPAN AK PARTİ, HALKIN GÖNLÜNÜ KAZANACAK MİLLETVEKİLLERİNİ BULAMAMANIN SANCISINI ÇEKİYOR

DEĞİŞİM ŞART
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kurulduğu 2002 yılından beri ilimizden önemli oranda oy alarak çok sayıda milletvekilini Ankara’ya götüren Ak Parti’nin kaderi hiç değişmedi. Birkaç istisna hariç Ak Parti listesinden Milletvekili seçilen isimler halkın gönlüne giremediği gibi vatandaş ile frekansları bir türlü uyuşmadı, halkta karşılık bulmadı.

HALKA RAĞMEN

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üstlendiği tarihi misyon ve ülkede özellikle inanç ve ibadet hürriyeti konusunda getirdiği özgürlükler ve Anadolu insanının hissiyatına tercüman olan icraatlarından dolayı 2002 yılından bu güne hemen her seçimde milletvekili listesine ve bu listede yer alan isimlerin özelliklerine çok da takılmadan oy ve destek veren Elazığlılar, bu tavırlarıyla belki Ak Parti’ye önemli bir destek vererek bu reformların gerçekleşmesine katkıda bulundular ama seçtikleri isimler hiç bir zaman gönüllerine ve içlerine sinmedi.

Her seçimde temayül yoklamaları, teşkilat içi istişareler ve kamuoyu anketleri ile en iyi isimleri belirleme noktasında yoğun bir performans ortaya koyan Ak Parti’nin her milletvekili listeleri açıklandığında değişmeyen tek gelenek vatandaşın beklentilerinin ve temayül yoklamalarının formaliteden öteye geçmemiş olduğu gerçeği oldu.

Temayülde açık ara önde çıkan, halk anketlerinde yine çok farkla birinci olan, vatandaşın “bizi bu isim en şekilde temsil eder” dediği isimlerin üzerlerinin çizildiği, buna kaşın şahsi 25 oyu bile olmayan ve milletvekili olma  kabiliyeti olmayan isimlerin listeye girme teamülü Ak Parti’de değişmeyen bir ritüel olarak siyasi tarihlere yazıldı.

AK PARTİ, BUNU HEP YAPAR MI?

Ak Parti en son 2018 Haziran seçimlerine kadar hep bunu yaptı ve Elazığlıları şaşırmayarak bir vekil istisna düşük yoğunluklu isimlerle yoluna devam etti. Bu hata sebebiyledir ki dördüncü milletvekilini burun farkıyla kazandı ama Ak partili seçmenler bile bu sonuç karşısında “keşke MHP’nin adayı Oğuzhan Demir milletvekili olsaydı” dedi.

Ak Parti’nin milletvekili listelerinin hazırlanmasında belirlediği ve ilkesel hale getirdiği usul ve metotların güzel ancak sonuçların bu sistemi doğrulayışı ve teyit edici olmadığını ifade eden vatandaşlar, bundan sonra yapılacak seçimlerde de aynı tarz aday belirleme sistemi uygulanırsa Erdoğan’ın hatırına da olsa oy vermeyeceklerini ifade ediyorlar.

YUKARIDAN HALLEDERİM

Yönetimde bulunduğu 17  yıldan beri birçok hizmeti hayata geçiren Ak Parti’nin hizmetleri ve icraatları kadar milletvekillerinin şehir halkıyla bütünleşmelerinin ve hizmetlerinin de konuşulması gerektiğine dikkat çeken vatandaşlar, Ak Parti genel merkezin aday belirleme metodunun milletvekillerini şehre karşı duyarsız ve sorumsuz kıldıklarını iddia etti.

Milletvekili listesine girmek için halkın desteği ve görüşlerinden ziyade genel merkezde bazı kişilerin sözünün daha etkin olduğu gerçeğini bilen milletvekili aday adayları, halkın adayı olmak gibi zorlu bir yolu tercih edeceklerine, vekil listesi hazırlayan guruba yakın, onlarla iyi ilişkiler içine girmeyi daha sonuç odaklı buluyorlar.

Bu tablo ve gerçeklik karşısında aylarca düğün-taziye gezerek yorulma ve masraf etme yerine “ben işimi yukardan hallederim” diyen halktan kopuk siyasetçi tipi oluştuğuna dikkat çeken vatandaşlar, halktan kopuk Ankara’ya giden isimlerin ise siyasi erimeye sebep olduğunu ifade ettiler.

Genel merkezdeki kozmik odalarda hangi kriter, hangi  kural, hangi ortaklık ve hangi özel yetenek ve hangi öncelikleri kıstas aldıkları çok da bilinmeyen bir ortamda belirlenen milletvekili adayları her defasında şehirde olumsuz rüzgarlar estiriyor ve parti her seçimde yara alıyor.

Her ne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim öncesi düzenlediği mitingle bunu gidermeye çalışsa da oyların düzenli olarak düşmesine engel olunamıyor.

KIRMIZI KARTI YEMEDEN

Yapılan tüm seçimlerde aynı manzara ile karşılaşan ak parti seçmeni, artık seçimlerde genel merkezdeki bazı kişilerin  onayı yerine, şehrin ve şehir halkının onayını ve desteğini almış, parti sayesinde değil kendi şahsi potansiyeli ile milletvekili seçilebilecek nitelikte isimlerle kamuoyu karşısına çıkılması gerektiğini ifade ederek, bu konuda halktan tepki görüp kırmızı kart ile oyun dışı kalmadan Ak Parti’nin kendi önlemini alarak anketler yapıp halkın nabzını iyi tutarak tepki duyulan bazı isimlere kırmızı kart göstermesinin zamanının geldiğini ifade ediyorlar.

SİYASET YENİ YÜZ İSTER

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri de gösterdi ki siyasette eski ve duayen olmanın hiçbir hükmü ve getirisi kalmadığını ifade eden vatandaşlar, Ekrem İmamoğlu’na seçim kazandıranın kendisi değil, siyasette yıpranmış bir isim olan Binali Yıldırım olduğu gerçeğine dikkat çektiler.