Bu mu Babacanlık?
Ak Parti'den 'tek adam' gerekçesi ile ayrılıp yeni bir parti kuran Ali Babacan'ın başı parti içi demokrasi ile dertte.
DEVA Partisi, partinin Kurucular Kurulu üyesi Musa Malik Yıldırım'ın parti yönetimine yönelik açıklamaları nedeniyle kesin ihraç istemi ile Genel Merkez Disiplin Kurulu'na sevk edildiğini duyurdu.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın Anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili sözlerini eleştiren Yıldırım,"Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan'ın HDP heyeti ile görüşmesi ve bir televizyon programında Anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili sözleri asla kabul edilemez. Ben buraya HDP ve benzeri yapıların taleplerine meşruiyet kazandırmak için gelmedim. 'Demokrasi ve insan hakları' kılıfı geçirilmiş politikaların milletimize yedirilmesine asla ve asla aracılık etmeyeceğim. Ülkenin birliği ve beraberliği için bugüne kadar verdiğim mücadeleyi vermeye devam edeceğim.” demişti.
DEVA Partisi'nden yapılan açıklamada, Musa Malik Yıldırım'ın tedbirli olarak kesin ihraç istemi ile Genel Merkez Disiplin Kuruluna sevk edildiği ifade edilerek, şunlar kaydedildi:"Partimiz Kurucular Kurulu Üyesi Musa Malik Yıldırım, 18.02.2021 tarihinde Trabzon'da düzenlediği basın toplantısında hem partimizin tüzel kişiliği ve organlarını hem de Genel Başkanımızı doğrudan hedef almış, konuları bağlamından kopartıp saptırarak ağır suçlamalara dönüştürmüştür.
Partimizin Genel Merkez Yönetim Kurulu, Musa Malik Yıldırım'ın konuşmasında yer alan ifadelerin ve kullanılan üslubun Parti Tüzüğümüzde tüm üyelerimize tanınmış olan “görüş ve düşüncelerini özgürce açıklamak, soru yöneltmek, bilgi istemek, eleştiri ve önerileriyle katkıda bulunmak” hakkını kullanmanın ötesine geçerek, Genel Başkan ve Parti Tüzel kişiliğine iftira, karalama, tezyif, tahkir ve küçük düşürme mahiyeti taşıdığını değerlendirmiştir.
Bu çerçevede, Genel Merkez Yönetim Kurulu tarafından, Parti Tüzüğümüze aykırı söz ve eylemleri sebebiyle, Musa Malik Yıldırım'ın tedbirli olarak kesin ihraç istemi ile Genel Merkez Disiplin Kuruluna sevki kararlaştırılmıştır."
Anlaşılan meşhur” men dakka dukka” tarihi cümlesi tekerrür ediyor. Kendilerinde, aslında çok büyük bir potansiyel olmadığı halde Erdoğan tarafından milletvekili,bakan, başbakan yardımcısı hatta başbakan yapılan kişiler, kendilerine yöneltilen küçük bir eleştiri de böylesine agresifleşip “ihraç” diyorlarsa kim bilir halka nasıl davranırlar?
