Asıl Suçlu Kim?

Yoğun bir Salı gününü yaşadık.  İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem anından birkaç saat sonra şehrimize gelmiş, çalışmaların takip ve koordinasyonu amacıyla da aylarca ilimizde kalmışlardı.

Asıl Suçlu Kim?

Bu iki bakanımız, bu süre zarfında şehrimize sık sık gelerek çalışmaları yerinde incelemişlerdi.

Bakanlarımızın salı günü ziyaret programında, kentsel dönüşüm yapılan Mustafapaşa, Rüstempaşa, Sürsürü ve Abdullahpaşa mahallelerimiz de vardı ve bu mahallelerde hem konutların geldiği son durum izlendi hem de halkla buluşuldu.

Bu programlara, Bakanlarla birlikte Vali Toraman, Milletvekilleri ve Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Çevre, Şehircilik ve İklim bakanlığının üst düzey bürokratları, İl Müdürleri ve diğer yetkililer de katıldı.

Bu ziyarette, bazı vatandaşların, şikâyet ve tepkilerini, projelerin başından beri mimarı ve kahramanı olan Çevre, Şehircilik Bakanı, Bakanlığın üst yöneticileri, TOKİ yetkilileri, Çevre ve Şehircilik ile AFAD İl müdürlüğüne değil de projenin hiçbir yerinde bulunmayan ve bu konuda herhangi bir dahli bulunmayan Belediye Başkanına sorunlarını anlatmaları, halkın çok içinde ve yakınında olması sebebiyle belki doğal sayılabilir. Ancak bu binaların bazı hemşerilerimiz tarafından eleştirilen olumsuzluklarının hesabının sorulacağı ve sitem edileceği yönetici asla Başkan Şerifoğulları değildir.

Birilerinin mizansen ve kurgularıyla haksız yere hedefe konmaya çalışılan Başkan Şerifoğulları, kendisinin hiçbir sorumluluğu olmayan konularda bile vatandaşa, kırmadan dökmeden cevap vermesi, asılsız dedikodularla ilgili olarak da bizzat kendisini kast ederek;  “Bunu yapanın Allah belasını versin” diyerek hakkı ve gerçeği bu kadar emin ve gönül huzuru ile ifade etmesi de gösteriyor ki birileri dedikodu üretip günah keçisi aramaya devam ediyorlar.

TOKİ projelerinin güzel yanları ve özellikleri kadar kötü taraflarının da tüm sorumlusu bizzat TOKİ ve Çevre Şehircilik Bakanlığıdır. Deprem sonu süreçte ilimizde teknik çalışma yapan mühendislerin verdiği koordinatlara göre proje çizen TOKİ’nin bazı mimarlarıdır.

TOKİ, kendisini yapı ve konut sektörünün lideri  ve en büyük aktörü görmesinin verdiği öz güvenle, hiç kimseyi dinlememiş, eleştiri ve tekliflere “siz ne anlarsınız?” mantığıyla kendisini, gözünü, kulağını kapatmıştır.

Böylesi bir mantaliteye sahip TOKİ’nin kusurlarının hesabını Belediye Başkanından sormak haksızlıktır ve asıl suçluyu görmemektir.

Akif, yıllar önce bu ve benzer konular için; “Suç başkasınındır da niçin başkası mahkûm?” diyerek tabloyu ortaya koymuş.