Siyasete Operasyon mu?

Asıl görevi Vali Toraman'ın deyimiyle kırsala ve köylere hizmet götürmek olan ve bu yıl bir atılım yapılacağı açıklanan, bütçesi de buna göre hazırlanıp ödenek tahsis edilen İl Özel İdaresinin, kendi asli görevini ihmal edip, TOKİ gibi her zaman ve her yerde asfalta ulaşım sağlayabilecek güçlü bir kuruma asfalt satışı yapmasının zamanlama yanlışlığına dikkat çekmiştik.

2023 yılı haziran ayında yapılacak seçimlerden önce İl Özel İdaresinin son çalışma sezonunu, köylerin köstebek yuvaklarına dönmüş yollarını yapmak yerine gücü ve enerjisini TOKİ'ye harcamasının en mağdurunun siyaset kurumu olacağını görmek çok büyük kehanet olmasa gerek.

Milletvekillerinin ziyaret ettiği köylerimizde en çok talep edilen konu, yolların bozukluğu ve ıslah edilmesi problemidir. Milletvekilleri de kendilerine gelen talepleri doğal olarak İl Özel İdaresine iletmekte ve çözümü konusunda taleplerini iletmekteler.

İl Özel İdaresi şöyle bir savunma yapabilir: “TOKİ'ye satılacak asfalt öyle çok miktarda değil. Dolayısıyla bizim iş programımızı olumsuz etkilemez.”

TOKİ, talep ettiği asfaltı daha önce yapmış olduğu yolların bakım ve onarımında kullanacak. Şehir genelinde TOKİ'nin kendi konut alanlarında yaptığı yollardan eser kalmış mı? Yemişlik'ten Çataçeşme'ye, Gümüşkavak'tan Zafran'a tüm TOKİ yolları, tıpkı dikilen ağaçlar sulanmadığı için kuruması ve onca kaynağın israf olması gibi tümüyle çökmüş ve plansız yapılan kazılar sebebiyle harap olmuş durumda. Anlayacağınız talep edilen asfalt miktarı öyle az değil, ciddi bir miktar.

Kaldı ki Özel İdare, beş yıl önce sıfır olarak kurulduğu halde uzun süreden beri çalıştırmadığı ve atıl beklettiği sıcak karışım üreten asfalt plentini yine Vali Ömer Toraman'ın gayretleri ile beş yıl sonra ilk kez çalıştırmaya başladığı bir dönemde, üretilen asfaltın asıl gitmesi gereken yer olan köy yollarına değil de TOKİ yollarına gitmesi, makul ve gerçekçi bir hizmet mantığıyla izah edilebilir mi?

İl Özel İdaresi yetkilileri nasıl bu teklifi meclise getirdi, il genel meclisi üyeleri kendi seçim bölgelerindeki hizmetleri ciddi anlamda olumuz etkileyecek bu teklife nasıl kabul oyu verdi bilinmez ama görünen o ki bu karar bilerek ya da bilmeyerek siyasi kuruma seçim öncesi çekilen bir operasyondur.

Biz, olayın muhataplarına ve olası mağdurlarına her zamanki gibi dostça uyarımızı yapalım, gerisi kendi bilecekleri iş. Biz kahvemizi içip tiyatroyu izler ve vakti zamanı gelince de bu konunun doğurduğu sonuçlara binaen bir çift söz söyleriz.