Başkan Hacıoğulları: 'Şeker Pancarında Kota Uygulaması Kaldırılsın'

Elazığ Ziraat Odası Başkanı İbrahim Hacıoğulları ile Elazığ'da tarımı ve çiftçilerin bu yıl yaşadıkları sorunları konuştuk. Uzun yıllardır çiftçilerin şeker pancarında kota uygulamasından dolayı mağdur edildiğini kaydeden Hacıoğulları “ Öncelikle devletimizin şeker pancarı ekiminde uyguladığı kotayı kaldırması gerekiyor. Bıraksın vatandaş ekebildiği kadar eksin. Ektikten sonra da ekili alanlara da kota koyuyor. Belirlenen tonun üzerinde teslim edemiyorsun. Bu yıl yağmurlar boldu ekinler güzel oldu. Çiftçimiz fazla mahsul kaldırdığında ne olacak? Kotanın üzerinde de olunca kabul etmiyor. Bu kota çiftçimizin önünü kesmekten başka bir işe yaramaz. Bu uygulamadan artık vazgeçilmeli” dedi. Şeker pancarının ton alım fiyatının bu yıl 1855 lira olarak belirlendiğini hatırlatan Hacıoğulları “ Öncelikle

Pancarda şire oranı 16 olarak baz alınıyor. Kuzova'da bu 14'ü geçmiyor. 12'ye kadar düşebiliyor. Şire oranının düşmesi pancar ton fiyatını da aşağı çekecektir. Kuzova bu şeker oranını geçemezse Uluova hiç geçemez. Çünkü Kuzova'da tarlalar ham yeni şeker pancarı ekiliyor şirenin yüksek olması gerekiyor. Hava soğuk olsa pancarın şire oranı 16, 17'ye kadar yükselirdi. Havalar ne kadar soğuk olursa pancarda şire oranı yükselir. Havalarda sıcak gidiyor. Çiftçi yağmurlar başlar ürünüm tarlada kalır çok büyük zahmetler çekerim diye haklı olarak havalar güzel giderken ürünlerini bir an önce çıkarıp teslim etmek istemiyor. Bunun kötü örneği var. Geçen yıl 300 ton bir çiftçinin şeker pancarı tarlada kaldı çamur ve soğuk havadan dolayı çıkaramadılar. Yoksa pancarın fiyatından çok memnunum ama şire oranından dolayı düşeceği için sıkıntı var.

Geçen yıl ekmek 3 lirayken buğday 12 liraydı. Bu yıl ekmek 7 lira en iyi makarnalık buğdayı getirdim onu da 7 liradan zor veriyoruz. Şanlıurfa'da en iyi makarnalık buğdayı ektim. 6 lira 80 kuruşa burada sattım.

“LİSANSLI DEPOLAR BU YIL ÇİFTÇİNİN BAŞINA BELA OLDU”

Çiftçilerin bu yıl lisanslı depolar ürün verirken çok zorlandığını ifade eden Hacıoğulları “ TMO'ya sözümüz yok. Cip köyünde de , Kovancılar'da da ve Tunceli Akpazar TMO teslim yerlerinde en ufak bir sorun yaşamadık. Allah razı olsun oralara ürünlerini teslim eden çiftçimiz çok mutlu ayrıldı. Ürünlerini geç teslim ettiler günlerce sıra beklediler ama emeğinin karşılığını aldılar. Çok az çiftçimiz ürününü satarken zarar etti. Onlarda iyi muhafaza edememişti. Lisanslı depolara ise ayrı bir şeyler söylemek gerekiyor. Bu yıl onlar TMO'nun ve çiftçinin başına bela oldular. Çiftçinin götürdüğü her üründe bir bahane buldular. Nem oranı fazla, kes var, kum çakıl var vb. kardeşim bunu 10-15 yıl önce söyleselerdi onlara haklılık payı verirdim. Orakla, tırpanla ekinlerin biçilme devri geçti. Artık ekinlerin neredeyse tamamını biçerdöverler biçiyor. Ekinleri neredeyse yer yer 20-30 cm üstten biçiyorlar. Onların biçtiği üründe ne kes olur ne de toprak olur. Amaç burada başka çiftçinin malını değersizleştirip bu bana yaramaz diyerek yan taraftaki ya da anlaşmalı olduğu tüccara ucuzdan mal aldırmak ve çiftçinin emeğinin üzerine ucuz yolla çökmek. Bu sadece Elazığ'da değil Diyarbakır'da da Malatya'da da Türkiye'nin her yerinde bu böyle oldu. Devletimizin önümüzdeki yıl bu işe bir çözüm bulması lazım. Kendi depolarını büyüterek çiftçiyi lisanslı depoların elinden kurtarmalı ki çiftçimiz ürününü hak ettiği değere verebilsin” diye konuştu.

“DAĞA TAŞA BADEM EKTİRDİLER ŞİMDİ DE ÇİFTÇİNİN ÜRÜNÜNE SAHİP ÇIKMIYORLAR”

Hükümetin birkaç yıl öncesine kadar badem ekimi için çiftçileri teşvik ettiğini aktaran Hacıoğulları “ Badem fideleri, araziler vatandaşa tahsil edildi. Binlerce dönüm hazine arazisine badem ağacı dikti onları yetiştirdi. Buraya kadar sorun yok. Ekildiği zaman bademin gümrük vergisi %36 civarındaydı. Şimdi ise bunu % 2 düşürdüler. Bu çiftçilere ekmeleri için siz o kadar destek verdiniz. Bugün Ağın, Keban ve Baskil bölgesinde Türkiye'ye yetecek kadar badem elde ediliyor. Şimdi başta İran olmak üzere dışarıdan badem getirilmesi için ithalatçının önünü açıyorsun. Bizde üretilen bademler ne olacak? Onların önünü açacağına bademin fiyatını düşürüp çiftçinin malını alsaydınız. Elazığ'da ve Türkiye'de binlerce badem üreticisi mağdur ediliyor” diye ifade etti.

“TARIM KREDİ KOOPERATİFİ ZARAR EDİYORMUŞ DİYE MAZOT VERMİYOR”

Tarım Kredi Kooperatiflerinin uygulamasına anlam veremediğini vurgulayan Hacıoğulları “ Çiftçilere mazot ve gübre almak şartıyla çiftçilerin banka kartlarına tarla destek paraları hesaplarına yatırıldı. Tarım Kredi Kooperatifi çiftçilerimize diyor ki kartınızla size mazot veremeyiz gübre alın. Tarım Kredi devletimizin bir iştirakidir. Eğer sen zararını düşünüyosun da bu çiftçi zarar etmiyor mu? Biraz sabredin bu sorunu birkaç hafta içinde çözeceğiz diyorlar. Ben tarlamı sürüp tohumu ektikten sonra mazotu ne yapacağım? Çiftçiye mazot şimdi lazım. Bu yanlıştan bir an önce kooperatifin dönmesi lazım” diyerek açıklamasını sonlandırdı.